Geçtiğimiz gün, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutladık… Medya kuruluşları kötü örnekler veriyor. Keşke rol model ve kahraman kadınlar anlatılsa. Medya kuruluşları kadının değerini anlatsa…
Mi’raç; âlemlere rahmet olarak gönderilen Sevgili Peygamberimize, Mekke döneminde bir gece, Yüce Yaradan'ın sonsuz kudretinin eserlerini temaşa etmesi için önce Mescid-i Aksa'ya, oradan da semâlara yaptırılan hikmet yüklü yolculuğu ifâde eder.
8 Mart dünya kadınlar gününü geride bıraktık. 8 Mart; İnsan hakları temelinde kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesi, ekonomik, siyasi, sosyal ve sportif başarılarının kutlanmasına ayrılan özel bir gündür. Bu vesileyle kadınlarımızın dünya kadınlar gününü kutluyorum.
Farabi güncelliğini hiç yitirmeyen eserleriyle, bin yıl öncesinde yaşamış olmasına rağmen, düşünce tarihi içinde kendisine vazgeçilmez bir yer açar. Hint’ten Babil’e, Babil’den Mısır’a, Mısır’dan Yunan’a, Yunan’dan Roma’ya, Roma’dan İslam’a, İslam’dan Avrupa’ya, Avrupa'dan Amerika'ya, Amerika'dan Çin'e elden ele dolaşan, düşüncenin yere hiç düşmeyen meşalesi, iklimden iklime geçiyor. Meşale geçtiği ülkelere dönüştürücü güç kazandıra kazandıra tarih içindeki gizemli yolculuğuna devam ediyor.
Yaptığım bir paylaşımın altındaki yorumlarda; "AĞBEY ÇOKTA KÖTÜ DEĞİL MHP' NİN AKP'Yİ DESTEKLEMESİ, POLİS UZMAN CAVUŞ ASKERLER BAK ŞEHİT OLAN GENÇLER HEP BOZKURT YAPANLAR ÜLKÜCÜLERDEN SEÇİLİYOR İYİ ŞEYLER DE OLUYOR " diye yorum yapması üzerine...
Boşanma davası açan Eşi Aycan K.’yı yemeğe davet edip barışma önerisinde bulunan Burak K. aldığı ret cevabı üzerine “ Yemeğini güzel ye, bu son yemeğin!” diyerek iki çocuğunun annesini, otuz sekiz yerinden bıçakladı.
Birleşmiş Milletler tarafından her yıl 8 Mart'ta kutlanan uluslararası bir gündür. İnsan hakları temelinde, “ kadınların siyasi ve sosyal bilincinin geliştirilmesine, ekonomik, siyasi ve sosyal başarılarının kutlanmasına ” ayrılmaktadır. Günümüzde “Dünya Kadınlar Günü” bazı ülkelerde resmi tatildir, bazı ülkelerde ise büyük ölçüde görmezden gelinir. Bazı ülkelerde protesto günüdür.
Babasının elinden tuttuğu küçük kız çocuğu, yolda yürürken hüzünlü bir yabancıya gülümsedi. Bu gülümseme adamın kendisini daha iyi hissetmesine sebep oldu. Bu hâl içinde, yakın geçmişte kendisine yardım eden bir dosta teşekkür etmediğini hatırladı. Hemen telefonuna uzandı, teşekkür konulu güzel bir not yolladı. Arkadaşı bu teşekkürden o kadar keyiflendi ki, her öğlen yemek yediği lokantada garson kıza yüklü bir bahşiş bıraktı.
Korona virüs tedbirleri kapsamında hafta sonu sokağa çıkma yasağı uygulanıyordu. Son açıklanan kademeli normalleşme haritasında yüksek riskli ( turuncu renkte ) iller arasında yer alan İstanbul’da Cumartesi günü sokağa çıkma yasağı kalktı. Uzun zamandır hafta sonunu evde geçirmek zorunda kalan İstanbullu cumartesi planları yapmaya başladı.
Çünkü günlük hayâtta ve bir ömür boyu gördüğümüz kötülükler, uğradığımız zarar ve ziyanlar bize hep birbirimizden gelmektedir. Eğer bizler birer insan olarak hayâtta birbirimize karşı iyilikten başka bir şey yapmazsak artık kötülük nereden gelecek, zararı-ziyanı kimden göreceğiz,. Demek ki bütün mesele dönüp-dolaşıp yine kendi üzerimizde düğümleniyor veya kendi üzerimizde çökülüyor..,
Hayatlarını kendilerinden başka bir insana veya amaca adayanlar, daha çok çalışıyor, ellerinden gelenin daha fazlasını yapıyor ve daha çok iş başarıyorlar. Çünkü insan, hayatının amacına hizmet ederken olabileceğinin en iyisi olmaya programlanmıştır. Hayatının amacını bulan, aslında kim olduğunu bulmuş demektir. Amacı doğrultusunda hareket edenlerin içlerini huzur kaplıyor, düşünceleri netleşiyor, aklını tamamen yaptıkları işe veriyorlar ve yaptıkları işi zevkle yapıyorlar. Tüm insanları ve olayları oldukları gibi kabul ediyorlar (Joe Mathews, Hayatın anlamı Projesi, s. 90).
Ötüken Yayınevi iki yıl sonra 50. yılına ulaşacak. 1963 yılında Türk milliyetçisi bir grup üniversite öğrencisi, fikirlerine hizmet etmenin en iyi yolunun bu içerikte yazılan eserleri yayınlamak olduğunu düşünürler ve elbirliğiyle bir adım atmaya karar verirler. Nevzat Kösoğlu, Niyazi Özdemir, Ahmet Nuri Yüksel, Özer Ravanoğlu, Ahmet İyioldu’dan oluşan ve bazıları son on yıl içerisinde ebedi aleme intikal eden bu gençlerin imkânları son derece sınırlıdır; sermayeleri harçlıklarından ibarettir ve onu da tereddüt etmeden son kuruşuna kadar bu işe tahsis ederler.
Kültürlerin birbirleriyle yarışında, güçlü rakipleri olmayanlar canlılıklarını koruyamazlar. Rakiplerini iyi tanıyan kültürler, sorunları çatışarak değil uzlaşarak çözerler. Uzlaşma arayanlar çatışma arayanlardan, her zaman daha güçlü olurlar. Yüzyıllar boyunca dünyada Hristiyan ülkelerle Müslüman ülkeler, kendi aralarında olmaktan daha çok kendi içlerinde savaşmışlar. Bu yüzden oluşmakta olan dünyada, kültürlerin hem kendilerinin, hem birbirlerinin ortak değerlerini iyi tanımaları, dünya barışı için hayati önem taşıyor.
Almazbek Atambayev, Kırgızistan Türk Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı seçildikten kısa bir süre sonra ilk resmî ziyâretini Türkiye’ye gelerek gerçekleştirdi. Samîmi ve sempatik halleriyle Türk milletinin gönlünü kazandı.
Spor, toplumların göz ardı edemeyeceği, kesintiye uğratamayacağı ve vazgeçemeyeceği evrensel, bütünleştirici bir aktivite olarak günümüz dünyasının bir gerçeğidir. Günümüzde gelişmiş toplumlar sporu kültür ve yaşam biçimi olarak algılamakta, okul öncesi dönemde spor kültürünü oluşturmak adına çalışmalar yapmaktadır.
Nüfusumuz seksen milyonu aştı. Artan nüfusla beraber sıkıntılarımız da bir o kadar büyüdü.
Tarihi filmler ve fotoğraflar, tarihi geçmişimize ışık tutan en önemli belgedir. Tarih araştırmacılığı yapan ve arşiv toplayan değerli arkadaşım Özgür Sanal, Gebze ve Hereke tarihine ışık tutan tarihi bir filmi paylaştı.
Padişah Emridir. Tüm diyardaki 50 yaş üstündekiler toplanacak ve infaz edilecektir. Gençlerden biri, babasını samanlıkların altına özel yaptırdıkları sığınağa saklar. Diyardaki tüm 50 Yaş üstündekiler toplatılır ve infaz edilir.
Bundan bir sene kada r önce 65 yaş üstü vatandaşlara getirilen sokağa çıkma yasağı halen, değişik şekillerde devam etmektedir.
Hazret-i Ebubekir (ra)’ ın babası, İlk Müslümanlardandır ve sahâbedir. Başlangıçta oğlunun İslâmiyet’e hizmet etmesine karşı idi. Bir gün oğlu O’nu, Hazret-i Muhammed (sav) Efendimiz’in yanına götürüp tanıştırdı.