Ülkü, Ülkücü ve Ülkücülük

İslâmî değerler; inancımızdır. Ezandır, İ’la-yi Kelime-t’ullah’dır. Peygamberimizi ve Ehl-i Beyt’ini sevmektir. İnancımızın emirlerine uymak, yasaklardan uzak durmaktır.  Adâletten ayrılmamaktır. Zaman ve sağlık başta olmak üzere hiçbir şeyi israf etmemek, yerli yerinde kullanmaktır. İlimdir, çalışmaktır. Yardımseverliktir. Hak ettiğinden fazlasını istememektir, almak için hileye başvurmamaktır. 

Kurtuluş Savaşı’nın 100. Yılında Kocaeli Gurup Komutanlığı

Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcı olan Sakarya Meydan Muharebesi ile ilgili yıllar önce başlattığımız araştırma ve çalışmalarımız devam ediyor. 2021 yılı, Sakarya Zaferi ve Kurtuluş Savaşı’nın da 100. yılı yüzyıllar çok önemli, Sakarya Zaferi 13 Eylül 1921 yılında Ankara’nın Polatlı ve Haymana ilçelerinde kazanılmıştı.  www.sakaryazaferi.com

“Zeytin Gözlüm Sana Meylim Nedendir..? Şarkısının Hikayesi...

YÜREĞİ EVLATLARI İÇİN ÇARPAN BÜTÜN ANALARA, SEVGİYLE SUNULUR … Size yıllarca evlat hasreti çeken bir annenin, hayata veda etmeden önce, bıraktığı vasiyet mektubunun acıklı hikayesini anlatacağım...

Zaman Eylem Yapanların Var Yapmayanların Yok Oldukları Hızla Tükenen Eşsiz Hazinedir

Birinci Sanayi Devriminden önceki yıllarda, insanlar teknolojiyi denetirken, sonraki yıllarda teknoloji insanları denetiyor. Yirminci yüzyılın ikinci yarısında teknoloji, işleri ne olursa olsun, insanların  bütün zamanlarına el koyuyor. Bu yüzden  dünyanın her yanında, insanların zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak için üretim değil, tüketimi sürekli artırmak için üretim önem kazanıyor. Sanayileşmenin hız ve yoğunluk kazanmasıyla, ihtiyaç üretme ayrı bir bilim dalına, ayrı bir üretim alanına  dönüşmüştür. 

Ülkü, Ülkücü ve Ülkücülük

Başlı-başına ve hacimli bir kitabın konusu olabilecek bir kavramı bu makalenin sınırlı bölümüne sığdırmak, zor olmanın ötesinde imkânsızdır. Fakat yaklaşık olarak son 50 yıllık târihimizde önemli bir yeri olan bu kavramlar, ihmal edilmemeliydi. Bu sebeple efradını câmi, ağyarını mâni ölçü içerisinde kalınacaktır.

Felaketlerde Diyanet İşleri Başkanlığına Düşen Görev

Ülke olarak zor günlerden geçiyoruz. Pandemi, sel, deprem, kuraklık gibi felaketlerle uğraşırken, şimdi de yangınlarla mücadele etmekteyiz.

Şu Hayatta Bütün Gücümüzü Kullanabiliyor muyuz?

Bayram münasebetiyle dost, akraba ve arkadaşlarımızla  bir arada olduk. Yüzlerce mesaj aldık, yüzlerce mesaja cevap verdik. Hep birlikte güldük. Ait olma ihtiyacımızı karşıladık. Yalnız olmadığımızı hissettik. Mevcut  gücümüzü bu insanlar  için kullanarak kendimizi işe yarar konuma getirebileceğimizi fark ettik. 

Katma Değer Vergisi

Katma Değer Vergisi (KDV) bilindiği gibi, Vergi İadesi ile birlikte yürürlüğe konuldu. Maksat oto kontrol sistemini oluşturmaktı. Zaman içerisinde, KDV oranları artırıldı, vergi iadesi oranlarına ilişilmedi. Böylece hem sistem çöktü, hem de KDV başlı başına bir gelir kaynağı hâline getirildi.  Böylece KDV sistemi, amaca hizmet edemez oldu.

Gençliğin Formulü

Zamanın birinde 90 yaşlarında fakat çok dinç ve genç görünümlü bir adam yaşarmış. Çevresinde bulunan herkes ona çok özenir ve sorarlarmış ‘bu gençliğin sırrı nedir’ diye. İhtiyar delikanlı güler geçermiş her soruldukça bu soruya...

Covid 19 Salgınında 4. Dalga Korkusu!

Tarih boyunca insanoğlu önemli olaylar yaşamış ve bundan gerekli dersler-bilgiler alarak geleceğini daha yaşanabilir kılmıştır. Tabii felaketler ve savaşlar bunların önemlileridir. Şu günlerde de bir salgın hastalıkla karşı karşıyayız ve bununla baş etmek için uğraşmaktayız.  

Hellen ve Hellenistik Yalanları - 1

Antalya Müzesini gezdiğimde gördüğüm, diğer müzelerimizin pek çoğunda da olan hatta başka ülkelerin müzelerinde de olduğunu sandığım, vahim bir yanlışlığı/aldatılmışlığı serimlemek için bu yazı hazırlanmıştır.

Enver Paşa

(İstanbul, 22 Kasım 1881-Belh-i Cevan, 04 Ağustos 1922) Birinci Dünya Savaşı, Osmanlı Devleti’nin mağlubiyetiyle neticelenince, devleti savaşa sokan diğer ittihatçılar gibi Enver Paşa da ülkeyi terk etti. Önce Odesa’ya, sonra Berlin’e ve oradan Moskova’ya geçti.

İnsan Görünüşlü Değil, İnsan Olabilmek…

“Kuşlar gibi uçmayı, balıklar gibi yüzmeyi öğrendik, fakat bu arada çok basit bir sanatı unuttuk. İnsan gibi yaşamak.”  Martin Luther

Yine Yalan Üzerine

Ülkemizin dört bir tarafı yanıp, ormanlarımız içindeki canlılar ile birlikte kül olurken, yalan üzerinden muhalefet edenlerin piyasaya sürdükleri yalanlar ile prim yapmaları sade bir vatandaş olarak, beni ziyadesiyle rahatsız etmektedir.

Bhutan’da Gelişmişlik Mutluluk ile Ölçülüyor

Pek çok ülkede gelişmişlik düzeyi genel olarak gayri safi milli hasıla üzerinden hesaplanır ve örneklendirilir. Ancak GSMH ülkenin kalkınmışlığı ve gelişmişliği için tek gösterge değildir. Bu göstergeyi kullanmayan Bhutan’da “Gayri Safi Milli Mutluluk” gibi farklı bir ölçek kullanıyor. 

Sanal Röportaj 2

İddia: Azerbaycanlılar ‘ söz ’ kelimesini kullanıyorlar… Çetinoğlu: ‘ Azerbaycanlıla r’ dediniz. Herhalde ‘ Azerbaycan Türkleri ’ni kast ettiniz. Sovyetler Birliği döneminde Ruslar onlara ‘ Azerî ’ diyorlardı. Soydaşlarımız ise Ruslara, ‘ Azerî ’ değil, ‘ Türk ’ olduklarını 74 sene boyunca anlatmaya çalıştılar. Şimdi de Türkiye’de yaşayan Türklere ‘ Azerbaycanlı ’ değil, ‘ Türk ’ olduklarını mı anlatmaya çalışacaklar. Bu ne iştir? 

Yangın Faciasının Sorumluları Yok mu Sayılacak ?

28 Temmuz’da ülkemizin on ayrı yerinde aynı anda başlayan orman yangınları, kısa sürede genişleyerek Hatay’dan İzmir’e kadar olan binlerce km. karelik geniş bir sahil şeridini cehenneme çevirdi. Resmî açıklamalarda yüze yakın yangın yerinden 88’inin kontrol altına alındığı ifade ediliyor. Söndürme çalışmalarında yer alan altı vatandaşımızın hayatını kaybettiği yangınlarda yüzlerce ev, çok sayıda işyeri ve otel yandı; binlerce küçük ve büyükbaş hayvan telef olurken, pek çok sera ve üretim tesisi kullanılamaz hale geldi. Bu kadar geniş bir alanda yangından büyük zarar gören ormanlık alanların, bitki örtüsünün, buraları yuva yapan binlerce canlının yeniden eski hali haline dönmesi, simsiyah hale gelen toprağın yeniden yeşillenmesi kolay olmayacak.

Rum Tarafı 3,5 Atarken..!

1974 Kıbrıs zaferimizin 47’nci yıldönümü geçtiğimiz 20 Temmuz’da KKTC’de törenlerle kutlanırken, Lefkoşa’daki tören alanından liderlerin vermiş olduğu mesajlar çok çarpıcıydı.

Yirmi Birinci Yüzyılda Her Şehir İstanbul Gibi Bir Dünyaya Dünya Bir Şehire Dönüşmüştür

Ekonomik, siyasal ve kültürel alandaki gelişmelerle, kültürler arasındaki yarışta, ülkelerden daha çok şehirler önem kazanmaktadır. Yüzyılların içinde oluşan, zamanın sınavından geçen şehirler, tarihin derinliklerinden seslenen eserleriyle, kültürlerin duvarsız ve kapısız üniversitelerine dönüşmüşlerdir. Şehirlerin sahip oldukları zenginlikleri, bütün boyutlarıyla kavramadan, rengine boyandıkları kültürün derinliklerine inmek mümkün değildir.