Devletimizin iktisâdiyatı düzen tutmuyor. Düzeltilmesi pek de öyle zor bir iş değil.
İnsanlar yalnız doğarlar ve yalnız ölürler, ancak insanlar yalnız yaşayamazlar. İnsanlar hem düşünceleriyle, hem eylemleriyle birbirlerine bağımlıdırlar. İnsanların birbirlerine olan bağımlılıkları, aralarında çatışmaları, yarışmaları, yardımlaşmaları, dayanışmaları ekonomik ve kültürel hayatın dinamiklerini oluşturur. Bu yüzden insanların birlikte yaşamak zorunda, olmalarının doğurduğu sorunlar, bütün sosyal bilimlerin araştırma konusu olmaktadır.
Memleketin birinde bir töre varmış. Her şey töreye uygun yapılırmış.
Zamanı anılar yaşatır, anıları ise duygular. Anılarda kalsa bile silinemez gerçekler, zaman tünelinde yaşananlar… Geçmişin sayfalarına yeniden dönmek kolay mı? Bir ömür bu sayfalara sığar mı? Yaşananlar, yaşanamayanlar, sevmeler, sevilmeler, acılar, sevinçler…
Türkiye, 6 Şubat 2023 Pazartesi günü 10 ilimizi etkileyen büyük bir deprem felaketi yaşadı. Deprem felaketini yaşayan şehirlerimizde yüz binlerce bina yıkıldı, ayakta kalanların da çoğu hasarlı olduğu için yıkılacak. Depremde on binlerce canımızı kaybettik, yüz binin üzerinde insanımız yaralı olarak kurtuldu. Türkiye bu büyük deprem felaketine hazırlıksız olarak yakalandı. Depreme zamanında ve gerektiği kadar müdahale edemedik. Afet yönetiminde başarısız olduk.
Kişilerin dünya görüşleri; yaşadıkları sosyal çevre, girdikleri siyasi ortamlar, okudukları kitaplar, sosyal medya, görsel, yazılı medya aktiviteleri ve izledikleri televizyon kanallarının etkisinde oluşur ve gelişir...
Sanki hiç yaşanmamışcasına Anılarda kaldı çocuk luğum Soframız dolardı Yemekler lezizdi
Sabah erken kalktım, hiç tadım yok, zihnim bulanık… Kahvaltımı yaptıktan sonra dışarı çıktım, bir soluk alayım, temiz hava çekeyim ciğerime belki iyi gelir dedim kendi kendime. Hiçbir şey yapmasanız da şehir, gündelik hayatın hayhuyu yeteri kadar yoruyor ve bunaltıyor insanı… Alıp başımı şöyle sakin bir yere, deniz kenarına gideyim diye geçirdim içimden. Derken yine dertlerimi, ıstıraplarımı ve geçen günlerden kalan bezginliklerimi sırtlayıp yola koyuldum. Bir göz açıp kapayıncaya kadar Caddebostan’da deniz kenarında buldum kendimi.
İstanbul’umuz dünyadaki tarihi şehirler içinde ilk 3-5 şehirden biridir. Eski çağlardan beri yerleşim yeridir. Doğu Roma İmparatorluğuna başkentlik yapmış olup, o döneme ait, başta Ayasofya ve Yerebatan Sarnıcı gibi eserler olmak üzere, pek çok tarihi değere sahiptir. 1453’te biz Türklerin fethi ile Osmanlı Devleti’nin Bursa ve Edirne’den sonraki başşehri olmuştur.
Prof. Dr. İbrahim Ortaş: İlim ve bilginin önemi ne yazık ki toplumumuz tarafından bir türlü benimsenmedi ve anlaşılamadı. Yıllardır depremin geleceğini belirten başta Prof. Dr. Naci Görür hocamız olmak üzere birçok ilim insanı âdeta yalvarırcasına depremin yerini ve zamanını belirterek anlatmaya çalıştılar. Birçok hocamız 1999 depreminden sonraki süreçte çok sık şekilde ülkemizde depremin geleceğini yüksek sesle söylediler.
Kaliteli yaşamaya çalışanların, en büyük özelliklerinden birisi de, çelik gibi bir imana sahip olmalarıdır.
Öncelikle Kahramanmaraş depremi ülkemizde son asırda gelmiş ve önümüzdeki asırda da görmeyeceğimiz büyüklükte bir deprem. Afetler normalde rahatlıkla yapılan basit işlerin bile çok zorlaştığı durumlardır. Büyük felaketlerde bu katlanarak artar. Devletin bazı konularda aciz kalması, yetersiz olması normaldir.
Dünyada toplumların güç kaynağı, siyasal kuruluşlardan gönüllü kuruluşlara kayıyor. Toplumların ağırlık merkezi olan orta gelirli kesimlerin büyümesiyle, gönüllü kuruluşların önemi daha da artıyor. Dünyanın bütün ülkelerinde gönüllü kuruluşları, devlet kuruluşlarına dayanmalar yaşatırlar. Onlar yeniliklere açık küresel değerlerin savunucuları olarak, dünya pazarlarında aranılan ürünler ve hizmetler üretmesini bilirler.
Haydi çocuklar masallar ülkesindeki mutluluk ormanına gidelim ve Mutlu'nun doğum günü kutlamasına katılalım. Maymun Mutlu ormanın en çok sevilen ve aranılan ismiydi. Artık büyüdüğü için doğum günü partilerini kendisi hazırlıyordu. Ormanın ortasındaki meydanda kutlamalar yapılırdı. Mutlu ve arkadaşları bir gün önceden meydanı çiçekler balonlar yapraklarla süslediler.
Editörlüğünü Prof. Dr. Birsel Küçüksipahioğlu ile Prof. Dr. Cevdet Yakupoğlu ’nun üstlendiği 16,5 X 23,5 santim ölçülerindeki 424 sayfalık eserin arka kapak yazısı:
Millî Eğitim Bakanlığı yurdumuzun 10 ilinde büyük tahribata ve can kaybına sebep olan büyük deprem felaketi sebebiyle ilk ve orta öğretim kurumlarını 20 Şubat tarihine kadar iki hafta süre ile tatil etti. YÖK de yüksek öğretim kurumlarının eğitimini süresiz erteledi. Bu kararları durumun vahameti ve hasarın büyüklüğü sebebiyle normal karşılıyorum.
Geçen hafta 6 Şubat sabahı ortalık henüz ağarmamışken saat 4.16’da merkez üssü Kahramanmaraş Pazarcık olan 7.7 büyüklüğünde bir deprem yaşandı. Bilim insanlarının son yüzyılın en büyüğü olduğunu açıkladıkları deprem kendi bölgesinin dışındaki dokuz kenti daha doğrudan etkiledi.
Bir müzik aletiyim Notaları kaybolmuş telleri kopmuş Çalmak istesem de çalamam Notalar okyanusunda kayboldum
Türkiye, 6 Şubat saat 04.17'de merkez üssü Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi olan 7,7'lik depremle sarsıldı. İçimizi sızlatan bu korkunç depremin şokunu henüz atlatamamışken bu kez de Elbistan merkezli 7,6 büyüklüğündeki ikinci deprem gerçekleşti. Büyük acılar yaşıyoruz.
Bir deprem oldu, bir anda. Bazılarımız normal artçı gibi, kılımızı kıpırdatmadan sakince izledi. Belki de o an, çoğumuz kızartılmış ekmeklerimizi yiyor, sütümüzü keyifle içiyorduk uykudan uyanmanın mahmurluğuyla.