Denizcilik Sanayii

Denizlerin insanoğluna sunduğu imkânlar, ‘ sonsuz ’ denilebilecek ölçüdedir. Ülke ekonomisini diri tutar, vatanı mâmur hâle getirir, insanları refaha kavuşturur. Târih boyunca denizin imkânlarından faydalanan devletler dâima güçlü ve lider konumda olmuşlardır.

Endüstri 4.0 (2)

Gelecek bugün demek.

Hakaret Etmeden Söz Söyleme Alışkanlığı

Pek çok insan, karşısındaki insanların değerlerine zarar verecek şekilde konuşuyor. Bu şekilde insanları yaralıyor. İncinen insan sözlere dikkat etmeden, kendini savunmaya çalışıyor. Böylece iletişim kopuyor.

Ekmeğin muhtemel zararları

Ekmek ve diğer unlu gıdalara karşı olanların savundukları birkaç tez var.

Doğu Karadeniz Gezisi - 4

Trabzon’a doğru rotamızı çevirdik. Merkezde Ayasofya Camii ve müzesi ilk ziyaret ettiğimiz yerlerden. İyi dizayn edilmiş, girişte yeterli bir park alanı oluşturulmuş. Binalar ve çevresi temiz ve bakımlı, camii ibadete açık çok sayıda gezeni var.

Çevre Problemleri

Yakın zamanlara kadar insanoğlunun değişmez hedefi, rahat ve bolluk içerisinde yaşamaktı. Bu hedefe ulaşılabilmesi için, kaynaklar hiç bitmeyecekmiş gibi sınırsız bir şekilde kullanıldı.

Kelimeler ve Kalemler

Şair akıl kalemini batırır kalp hokkasına allar kelimeleri. Gönülde demler sözü, muhabbetle süzer, kâğıdın teline serer. Şeyh Galib, kimliğini kalemiyle yazar; “Şair demek ehl-i dil demektir” ve “Şairliğe suz-i derd lâzım” dır.

Endüstri 4.0 (1).

Her şey bu gün-Hiçbiri yarın değil..

Kendiyle Barışık Olmak ve İnsanlığa Hizmet

Mutlu insan, kendisiyle barışıktır. Kendimizle barışık olduğumuz zaman, herkesin ve her şeyin içindeki iyiyi görebilmemiz kolaylaşır. O zaman hayata karşı duyduğumuz şükran duygusu artar.

Ekmek Üzerine

Son zamanlarda ekmek tüketimi üzerine tartışmalar yapılıyor. Bir kısım uzmanlar tamamen yasaklanmasını önerirken, ekşi mayalı, organik buğdaylı, tam buğday unlu vs tüketilmesi tavsiyesi yapılıyor.

Müslümanlar Niçin Geri Kaldı?

İnsanla ilgili hiçbir şey, hiçbir zaman tek bir sebebe indirgenemez. Bu bakımdan Müslümanların geri kalmalarının pek çok sebebi vardır. Bize göre, bu sebeplerin en önemlilerinden birisi çarpık din anlayışıdır.

Doğu Karadeniz Gezisi - 3

Ordu, yeşiliyle hemen dibindeki mavi denizi ile harika bir yer. Ordu’yu daha iyi görmek için teleferikle Boztepe’ye çıkıyoruz. Üzüntülüyüz. İnsanımız teleferiklerin plastik koruma camlarını muhtelif sert cisimlerle çizerek adlarını vs. yazmışlar. Utanıyoruz halimizden.

Lübnan’da Türk Varlığı

Lübnan’da Türkler, 5 ayrı grup teşkil ederler. Bu grupların her biri farklı târihe sâhiptir.

Yesi’den Taşmak Tuna’da Akmak: Dededen Toruna Fetih - 10

Gerek Battalgazi gerekse Saltık Baba, yaşadıkları hayat ve olağanüstü mücadeleleriyle çağlar boyunca anlatılan ve hayranlıkla dinlenen hakikatli destanların kahramanları olmuşlardır.

Dünya Kadınlar Günü Üzerine

8 Mart 1857 tarihinde, ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı.

Farklı Düşünceler, Öfke ve Farkındalık

Pek çok insan, kendinin gibi düşünenlerin bulunduğu ortamdan çıkıp, farklı düşüncelerin seslendirildiği ortamlara girmekten çekiniyor.

Necef’te Bir Gece

Necef, Irak’ın dördüncü büyük kentidir. Şii mezhebinin en önemli dini otoriteleri ve makamları burada bulunuyor. Çok sayıda Ayetullah ve dini otorite burada faaliyetlerine devam etmektedir. Şii alimler çoğunlukla Necef’i İran’ın Kum kentinden daha üstün bir kutsal mekan olarak görürler.

Doğu Karadeniz Gezisi - 2

Samsun’a doğru yola koyulduk. Hedefimizde Samsun değil Erfelek barajının yanındaki Tatlıca Şelaleleri. Günün sonuna doğru şelalelere ulaştık. Aman yarabbi herkes orada panayır yeri gibi yer gök araç ve insan.

Kırgızistan’da Özgen Şehri

Günümüzdeki nüfusu 50.000’den biraz fazla olan Özgen (Özkent) Karahanlı Cihan Devleti’ne bağlı Batı Kağanlığının başşehri iken 300.000 nüfusu vardı ve o dönemin ilim-irfan merkezi idi. O asırda Londra ve Paris’in nüfusları 20-30.000 civarında imiş. On birinci asırda Özgen, kanalizasyon teşkilatına sâhip modern bir şehirdi.

Yesi’den Taşmak Tuna’da Akmak: Dededen Toruna Fetih - 9

Kimlik bir süreç olarak, bir anlatı olarak ve bir söylem olarak daima Öteki’nin konumundan anlatılır (Hall, 1998: 72). Öteki olmaksızın kimliğin de teşekkül etmeyeceğinden dem vurulur. Böylelikle kimliğin oluşumundan ziyade nasıl “belirlendiği” üzerinde durulur.