Çünkü günlük hayâtta ve bir ömür boyu gördüğümüz kötülükler, uğradığımız zarar ve ziyanlar bize hep birbirimizden gelmektedir. Eğer bizler birer insan olarak hayâtta birbirimize karşı iyilikten başka bir şey yapmazsak artık kötülük nereden gelecek, zararı-ziyanı kimden göreceğiz,. Demek ki bütün mesele dönüp-dolaşıp yine kendi üzerimizde düğümleniyor veya kendi üzerimizde çökülüyor..,
Hayatlarını kendilerinden başka bir insana veya amaca adayanlar, daha çok çalışıyor, ellerinden gelenin daha fazlasını yapıyor ve daha çok iş başarıyorlar. Çünkü insan, hayatının amacına hizmet ederken olabileceğinin en iyisi olmaya programlanmıştır. Hayatının amacını bulan, aslında kim olduğunu bulmuş demektir. Amacı doğrultusunda hareket edenlerin içlerini huzur kaplıyor, düşünceleri netleşiyor, aklını tamamen yaptıkları işe veriyorlar ve yaptıkları işi zevkle yapıyorlar. Tüm insanları ve olayları oldukları gibi kabul ediyorlar (Joe Mathews, Hayatın anlamı Projesi, s. 90).
Ötüken Yayınevi iki yıl sonra 50. yılına ulaşacak. 1963 yılında Türk milliyetçisi bir grup üniversite öğrencisi, fikirlerine hizmet etmenin en iyi yolunun bu içerikte yazılan eserleri yayınlamak olduğunu düşünürler ve elbirliğiyle bir adım atmaya karar verirler. Nevzat Kösoğlu, Niyazi Özdemir, Ahmet Nuri Yüksel, Özer Ravanoğlu, Ahmet İyioldu’dan oluşan ve bazıları son on yıl içerisinde ebedi aleme intikal eden bu gençlerin imkânları son derece sınırlıdır; sermayeleri harçlıklarından ibarettir ve onu da tereddüt etmeden son kuruşuna kadar bu işe tahsis ederler.
Kültürlerin birbirleriyle yarışında, güçlü rakipleri olmayanlar canlılıklarını koruyamazlar. Rakiplerini iyi tanıyan kültürler, sorunları çatışarak değil uzlaşarak çözerler. Uzlaşma arayanlar çatışma arayanlardan, her zaman daha güçlü olurlar. Yüzyıllar boyunca dünyada Hristiyan ülkelerle Müslüman ülkeler, kendi aralarında olmaktan daha çok kendi içlerinde savaşmışlar. Bu yüzden oluşmakta olan dünyada, kültürlerin hem kendilerinin, hem birbirlerinin ortak değerlerini iyi tanımaları, dünya barışı için hayati önem taşıyor.
Almazbek Atambayev, Kırgızistan Türk Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı seçildikten kısa bir süre sonra ilk resmî ziyâretini Türkiye’ye gelerek gerçekleştirdi. Samîmi ve sempatik halleriyle Türk milletinin gönlünü kazandı.
Spor, toplumların göz ardı edemeyeceği, kesintiye uğratamayacağı ve vazgeçemeyeceği evrensel, bütünleştirici bir aktivite olarak günümüz dünyasının bir gerçeğidir. Günümüzde gelişmiş toplumlar sporu kültür ve yaşam biçimi olarak algılamakta, okul öncesi dönemde spor kültürünü oluşturmak adına çalışmalar yapmaktadır.
Nüfusumuz seksen milyonu aştı. Artan nüfusla beraber sıkıntılarımız da bir o kadar büyüdü.
Tarihi filmler ve fotoğraflar, tarihi geçmişimize ışık tutan en önemli belgedir. Tarih araştırmacılığı yapan ve arşiv toplayan değerli arkadaşım Özgür Sanal, Gebze ve Hereke tarihine ışık tutan tarihi bir filmi paylaştı.
Padişah Emridir. Tüm diyardaki 50 yaş üstündekiler toplanacak ve infaz edilecektir. Gençlerden biri, babasını samanlıkların altına özel yaptırdıkları sığınağa saklar. Diyardaki tüm 50 Yaş üstündekiler toplatılır ve infaz edilir.
Bundan bir sene kada r önce 65 yaş üstü vatandaşlara getirilen sokağa çıkma yasağı halen, değişik şekillerde devam etmektedir.
Hazret-i Ebubekir (ra)’ ın babası, İlk Müslümanlardandır ve sahâbedir. Başlangıçta oğlunun İslâmiyet’e hizmet etmesine karşı idi. Bir gün oğlu O’nu, Hazret-i Muhammed (sav) Efendimiz’in yanına götürüp tanıştırdı.
Aralık 2019’dan itibaren dünyayı etkisi altına alan korona virüs salgını dünya çapında can almaya devam ediyor. Covid-19’dan ölenlerin sayısı 2 milyon 500 bin kişiye ulaştı. Dünya genelinde vaka sayısı en fazla olan 10 ülkede açıklandı. En fazla vaka sayısının görüldüğü ülke ABD olurken, Hindistan, Brezilya, Rusya, İngiltere, İspanya, Fransa, İtalya, Türkiye ve Almanya listenin ilk onunda yer alıyor.
Meselenin adliyeye intikâl edip orada ortaya dökülüp-dökülmemesi mühim değildir. Onun bu hareketi bir adâletsizliktir. İşverenin adaleti, günün şartlarına göre, işçinin emeğini daha alın teri kurumadan kendi isteğiyle vermektir. Ülkedeki işsizliği fırsat bilip karın tokluğuna adam çalıştıran veya çeşitli dalaverelerle işçinin emeğini vermekten kaçınan bir işveren adâletsizlik içindedir.
Çay suyunun kaynadığı çaydanlık evdeki kaynanadır; devamlı kaynar durur... Üstteki demlik gelindir; çaydanlık kaynadıkça o olgunlaşır, demlenir... Gelinin kocası bardaktır; biraz kaynana doldurur onu biraz da gelin...
Toplumların savaş dünyasından, barış dünyasına taşımasında, romancılar en önemli görevi yüklenirler. Yönetimlerin yenilemesinde, toplumların dönüştürülmesinde romancılar, ülkelerin silahlı güvenlik güçlerinden çok daha etkilidirler. Ülkelerin silahsız kültürel güçlerini oluşturan edebiyatçılar, yüzyıllar içinde oluşan kültürel, siyasal ve ekonomik değerleri, geçmişten alırlar, geleceğe taşırlar. Kültürlerde iz bırakan değerler, romanlarla kuşaktan kuşağa aktarılırlar.
Anılar hatıralar tarihin canlı şahitleridir… Gazetecilik ve belgeselcilik anılarımı sizlerle paylaşmayı sürdürüyorum. 28 Şubat darbesi olarak siyasi tarihimize geçen süreci, Gebze’de gazeteci ve belgeselci olarak yakından takip edip, yaşadım.
Manas Destanı Asya'da Türk yurtlarında yaşayan Türk boyları arasında 13. yüzyılda doğmuş ve gelişmiştir. Özellikle de Başkurd, Kazak ve Kırgız Türkleri, Manas Destanı'nı çok severek günümüze kadar yaşatmışlardır.
A Milli Basketbol Takımımız 1-18 Eylül 2022 tarihleri arasında Çekya, Gürcistan, Almanya ve İtalya’nın ev sahipliğinde düzenlenecek Avrupa Basketbol şampiyonasına katılmaya hak kazandı. İ sveç’i 88-80 mağlup eden Ay-yıldızlılar, grubun diğer maçında Hollanda’nın Hırvatistan’ı yenmesiyle Avrupa Şampiyonası’na katılmayı garantiledi.
İsmail Vayvaylı’yı 12 Eylül darbesini yaparak iktidara gelen Kenan Evren cuntasının açtığı MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası mağdurlarının çoğu tanır. Bu davanın savunmasını üstlenen avukatlık bürosunda Şerafettin Yılmaz’ın birinci yardımcısı konumundaydı. Darbe sırasında Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nde okuyan ülkücü öğrencilerden biriydi, Kahramanmaraş’tan dar gelirli bir ailenin evladıydı.
Başkanlığınıza göndermiş olduğum 15.02.2021 tarihli yazımda, geçen hafta Cuma Namazını Balıkesir’de bir camide kıldığımı ve cami imamının ilk 4 rekât sünnetten sonra 2 rekât Cumanın farzını kıldırıp, tespih de çekmeden camiden çıkıp gittiğinden bahsetmiştim.