Özel Kocaeli Tıp Merkezi; burası cerrahi tıp merkezi ruhsatı alarak yeni ortak hekim ve çalışanları, ameliyathanelerinde doğum dahil küçük cerrahi müdahaleleri yapabilme imkânı ile 2016'ya kadar aynı yerde hizmete devam etmiştir. 2016'da ise Yenişehir Mahallesi Demokrasi Bulvarı'nın Kandıra Sapağındaki yeni yerinde çalışmalarını sürdürmüştür.
İzmit’te bir hastaneye gelip, aynı zamanda muayenehanesiyle de hekimlik yapanların bir kısmının özel hastane kuruluşu çalışmalarını anlattığım bu yazımda, Özel “Kocaeli” Hastanesi’nin hikayesini yazacağım.
Şehrimizin sağlık hizmetlerinin bilinmesi amaçlı yazılan bu makalemde de bir sağlık kuruluşumuza gelip muayenehane de açarak hekimlik yapan bir meslektaşımızın özel hastaneye uzanan hikayesini okuyacaksınız.
Şehrimin ilk özel hastanesini kuran Hikmet Gazeteci’nin ailesi 1952'de Yunanistan'dan gelmiştir. O, ilk ve ortaokulu İskeçe'de, liseyi İstanbul Haydarpaşa'da yatılı okumuştur. Babası, İskeçe'de gazete yazarı olup soy ismini buradan almıştır. Babasının vefatı ve Hikmet'in Haydarpaşa Lisesi'nde yatılı öğrenci olması üzerine annesi Fatma Hanım diğer 3 oğlu ile İzmit'e gelip yerleşmiştir.
Bir önceki yazımızda İzmit’te muayenehanesi olan hekimlerden bir kısmının iş ve imkân birliği yaparak Cankat Tıp Merkezi'ni kurması ve burada mesleklerine devam ettiklerini yazmıştık. Bu yazıda ise, bu grubun öncülüğünde kurulan Cihan Hastanesi'nin hikayesini okuyacaksınız.
2004 de başlayan sağlıkta dönüşüm programı muayenehane hekimliğini zorlaştırmıştır. 2007’deki şartlarda hekimlerin bir kısmı bürolarını kapatıp tam gün kamudaki görevine dönerken bir kısmı ise istifa edip tıp merkezi-özel hastane gibi yerlerin açılmasına yönelmiştir.
Hekimlikte doksanlı yıllar muayenehanelerinde yoğun çalıştığı yerlerdi. Bu imkân vatandaşın istediği hekime ulaşmasında kolaylık sağlardı. Ayrıca bilgi ve becerisine güvenen, çalışma azmi yüksek hekimler için bilinip tanınmayı kolaylaştırır, hekimin daha iyi ekonomik imkân elde etmesine fırsat verirdi. 2002 yılında başlayan sağlıkta dönüşüm programı ile muayenehanecilik zorlaşmaya başlamış ve birçoğu kapanmak mecburiyetinde kalmıştır.
Sağlık hizmetleri 2000’li yıllara girerken devlet hastaneleri, SSK hastaneleri, Askeri Hastaneler ile bir kısmı tam gün bir kısmı yarı zamanlı hizmet veren muayenehaneler şeklindeydi. Özel Hastaneler ise çok azdı. Bu yıllar genellikle hekimlerin iş birliği ile açılmaya başlayan Tıp Merkezleri arayışlarının da olduğu zamandır. Konak Tıp Merkezi bunlardandır. Şehrimizin güven ve bilinilirlik kazanmış dört hekimin ismini burada görmekteyiz.
İlk önce, bu sorunun kişinin yaşına, yaptığı işe, sağlık durumuna, kullandığı ilaçlara, beslenmesine göre herkese göre farklı bir doğru cevabı olduğunu belirtelim. Dolayısıyla bu konuda bir sorunuz ve endişeniz varsa sizi tanıyan bir hekimin tavsiyesine uymanızı öneririm. Burada ben daha çok genel kurallardan bahsedeceğim.
Kızılay, Osmanlı İmparatorluğu döneminde 1868 de kurulmuş ve Türkiye Cumhuriyeti döneminde bizzat kurucu Devlet Başkanımız Mustafa Kemal Atatürk tarafından himaye edilen ve daha sonra “Türk Kızılayı” adını alan bir kuruluşumuzdur. Kuruluş maksadı başlangıçta harp yaralı ve malullerine hizmet vermektir. Daha sonra yeni görev tanımlamaları ile hizmet sınırları genişletilmiştir.
80'Li yıllar muayenehane hekimliğinin çok rağbet edildiği bir dönemdir. 1978 yılında Ecevit Hükümeti’nin Sağlık Bakanı Dr. Mete Tan zamanında kamu hastanelerinde çalışan hekimler için tam gün yasası çıkarılmıştı. Bu yasa hekimlerin çalışma şeklindeki muayenehane açmalarına sınırlama getirmiş ve mesai saati dışında hekimlik yapmayı yasaklamıştı. Bu sebeple gerek devlet gerekse SSK hastanelerinden birçok hekim ayrılıp serbest hekimliğe geçmişti.
Bu seneki 14 Mart Tıp Bayramı etkinliklerinde 50. yılını dolduranlardan olduğum için plaket alanlardan biriyim. Kocaeli Tabip Odası yönetimine ve okuduğum Ankara Tıp Fakültesi 74 mezun sınıf arkadaşlarımızla buluşmamıza da vesile olan Ankara Tabip Odası'na şükranlarımı sunarım.
İnsanlık dünyasında HAK, Çok önemli bir kavram olarak karşımıza çıkmaktadır. Güçlü olan mı haklıdır?
“Tarih insanlığın öğretmenidir” Çiçero
“Geçmiş, şu an içi bir hazine, gelecek için bir rehberdir.” Laosi Askeri Hastanelerimiz: İzmit 1890’lı yıllarda üst üste salgın hastalıklar yaşamıştır. Çünkü Romalılar zamanında yapılan ve şehrin temiz su ihtiyacını karşılayan paşa suyu hattının bakımı yeterince yapılamamaktadır. Bu konudaki daha detaylı bilgiyi Süleyman Paşa Hamamı ve Paşa Suyu tebliğimin olduğu “Süleyman Paşa ve Kocaeli tarihi sempozyumu ” kitabında bulabilirsiniz.
“Tarih insanlığın öğretmenidir” Çiçero
“Yürümek en iyi ilaçtır “-Hipokrat. Sağlık fizik, mental ve psikolojik olarak bütün fonksiyonları iyi karakterli vücut olarak tarif edilir. Sağlığın olması, sürdürülmesi ve korunması için yapılan her iş, sağlanan her imkân önemlidir. Yazımın bu çerçevede değerlendirilmesini isterim. Şehrimiz özellikle Kocaeli Büyükşehir Belediyesi statüsü kazanmasından sonra sağlığımıza dolaylı olarak etki eden park, bahçe, yüzme havuzu, spor tesisleri, yürüyüş yolu, doğal yürüyüş parkurları gibi imkanlarını artırmıştır. Kocaeli’mizde küçüklü büyüklü parklarla birlikte okul bahçelerine, cami avlularına, köylere kadar yapılan spor aletli binlerce yerimizin olması ayrı bir imkandır.
Sağlıklı hayat için sağlıklı çevre: İnsan, hayvan ve bitki sağlığı birbiriyle ilgili olup bu üç unsur bütüncül ele alınmalıdır. Yaşanılan ortamın havasının, suyunun, toprağının temiz ve yeterli olması sağlıklı bir hayat için gereklidir. Bunlar ise yerel yönetimlerinde görev ve sorumlukları arasına girer. Yerine getirilebildiği oranda yerleşim yerlerimiz daha sağlıklı, yaşanabilir olmaktadır.
Kocaeli’mizde 27- 28- 29 Ekim tarihlerinde virüslerle ilgili bir sempozyum yapılmıştır. Başiskele’mizdeki Lastik İş Otelinde, Tıp Fakültemiz enfeksiyon hocalarından Prof. Dr. Sıla Akhan’ın koordinasyonunu yaptığı bu toplantıya çeşitli tıp fakültelerinden uzmanlar katılmış olup virüslerle ilgili görüş ve bilgiler konuşulmuştur. 2019 Aralık ayında başlayıp 3 yıl süre ile insanlara önemli sorunlar yaşatan Covid-19 salgını farklı özellikleriyle öncelikle bilim insanlarımız olmak üzere virüslere ilgiyi artırmıştır.