Üç ayların ilk ikisinden vize alarak sonuncusuna eriştik. Elhamdülillâhi teâlâ.
Selman-ı Farisi Radiyallâhu Anh anlatıyor: Resul-i Ekrem Efendimiz Sallallâhu Aleyhi Vesellem Şaban ayının son gününde bize okuduğu bir hutbede şöyle buyurdu: "Ey insanlar, büyük ve mübarek bir ay yaklaştı, gölgesi başınıza geldi. Bu öyle bir aydır ki, içinde bin aydan daha hayırlı olan Kadir Gecesi vardır.
“ Zemherî ” günleri, yâni “ karakış / erbaîn ”(22.12-31.01) geride kaldı. “Hamsîn” (31.01-21.03) sona erdi. O arada (11-17 Mart) “ kocakarı soğuğu / berdelacuz ” da geçti. “Üç elli, yaz belli.” dedikleri gibi, kasım günleri başladıktan üç kere elli gün, yâni 150 gün sonra (nisanın 5’inde, 6’sında) kış mevsimi de pılıyı pırtıyı toplarmış. “ Sitte-i sevir ”den (21-26 Nisan) de yeni çıktık. Nasîb olursa 6 Mayıs ’tan îtibâren “ Hızır Günleri ” başlıyor.
İnovasyon, süreç olarak bir fikri pazarlanabilir bir ürün ya da hizmete, yeni ya da geliştirilmiş bir imalat ya da dağıtım yöntemine, ya da yeni bir toplumsal hizmet yöntemine dönüştürmeyi ifade etmektedir.
Gazeteci-yazar, 21. dönem İstanbul milletvekili Nazif Okumuş ile sohbetin 2. bölümünde; hayatî bir mesele ele alınıyor:
Rum Ortodoks Kilisesinin Başpiskoposu Bay Hrisostomos, Paskalya Bayramı nedeniyle 21 Nisan 2019’da Kıbrıslı Rumlara hitaben yaptığı açıklamada:
Tanzimat’la dil, edebiyat ve tarih alanlarında başlayan İlmî Türkçülük, 20. Yüzyılın başlarında yayınları ve teşkilatları ile toplum hayatımızda örgütlü ve etkili bir konuma gelmiştir. Devlet yönetiminin benimsediği siyasi akımlardan önce Osmanlıcılık ve ardından İslamcılık meydana gelen gelişmeler sonucu iflas edince Türkçülük, Türk aydınının önünde en önemli seçenek haline gelmişti.
Türklerin üç kıtada coğrafyalarının çok geniş ve çok zengin olduğu, bir Anadolu insanı Saraybosna'da doğmuş, Bağdat’ta eğitimini tamamlamış, İstanbul'da da çalışmıştır. O dönemlerin insanlarının coğrafyaları gibi, düşünce ve eylem dünyaları da zengindir.
Bergson* diyor ki: ‘ Ben filozofların anlattığı Tanrı’ya değil, peygamberlerin inandığı Allah’a inanıyorum .’
Bugün 1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü. Bütün dünyada İşçi Bayramı olarak kutlanan 1 Mayıs’ta emekçiler ve işçiler bir kez daha meydanlara inerek, hak ve taleplerini yöneticilere iletecek. Türkiye’de 1 Mayıs ne yazık ki bu zamana kadar hep olayların gölgesinde kaldı. 1 Mayıs’ı İşçi Bayramından çıkarmak isteyip, olay ve protestolar için zemine hazırlamak isteyenlere her ne kadar İşçi ve emekçiler prim vermese de, ne yazık ki 1 Mayıs’ta çoğu zaman provokatif olaylar yaşandı.
Şiir, roman, deneme, makale, öykü ve edebiyat tarihi dallarında yaptığı başarılı çalışmaları ile Türk Edebiyatı’nın önemli isimleri arasında sayılan Ahmet Hamdi Tanpınar’ın en bilinen eserlerinden biri; İstanbul, Konya, Bursa, Ankara ve Erzurum’u anlattığı “Beş Şehir” isimli kitabıdır.
İlkbaharın cıvıl cıvıl, taptaze, renk renk aydınlığı henüz insanların yüzüne yansımıyor. Dikkatle bakıyorum sokaktaki, otobüsteki, metrodaki, vapurdaki insanlarımızın yüzüne; hep asık. Bir karış suratla süzüyorlar etrafı.
Cezayir''de, Irak''ta, Afganistan''da, Suriye''de,Sudan''da, Libya'da Türkiye'de insanlar ölürken, Batı dünyası tepki göstermekte her zaman gecikmiştir. Çünkü Avrupa''da, iki binli yılların başında, doruk noktasına ulaşan bir ''İslam korkusu'' vardır.
Osmanlı Devleti, cinâyet şebekesi gibi çalışan Ermeni Komitelerinin kapatılması ile alakalı kararı 24 Nisan 1915 târihinde Ermeni Komiteleri kapatılarak, yöneticilerinden 2.345 kişi devlet aleyhine faaliyette bulunmak suçundan tevkif edilmiştir.
2005 yılında UEFA Şampiyonlar ligi finali Atatürk Olimpiyat Stadında oynandığında çok sevinmiştik. Bu futbol organizasyonunun bizim açımızdan birçok anlamı vardı.
24 Nisan sözde Ermeni Soykırımı yalanıyla dünya bir kez daha meşgul ediliyor. Birçok dünya devleti ve özellikle batı dünyası, dost ve müttefik diye baktığımız devletler sözde ermeni soykırım yalanını tanımak adına çaba sarf ediyor.
Dünyada bilgi ve bilgeliğin vatanı olmadığı gibi, yönetimin ve üretimin de vatanı yoktur. Onların küresel kaynakları, kurumları ve kuralları vardır. Onlar dünyayı vatan olarak gören bir yolcu benzeri, ülkeler arasında durmadan gelirler giderler.
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Yunanistan’ın Ege Denizi’ndeki adaların silahlandırmasıyla uluslararası hukuk ve antlaşmaları ihlal ettiğini belirterek, "Antlaşmalara aykırı olan, dostluk ve iyi komşuluk anlayışıyla bağdaşmayan ihlallere son verilmelidir.
Bugün 24 Nisan; bütün dünyadaki Ermenilerin sözde Ermeni soykırımını anma günü. Daha doğrusu Avrupalı ve Amerikalı dostlarımız (!) sâyesinde milletlerarası platformda devamlı olarak önümüze çıkarılan kocaman bir yalanın yıldönümü. Çeşitli ülkelerdeki Ermeniler bugün tören düzenleyecekler. En acıklı törenin de sözde Ermeni soykırımını tanıyan ve anıt diktiren Fransa'da yapılacağı muhtemeldir.