Rahmetli Fethi Gemuhluoğlu’nun “İnsana dost olmak, fikre dost olmak, komşuya dost olmak, coğrafyaya dost olmak, tarihe dost olmak, kendi vücuduna dost olmak, görünene ve görünmeyene dost olmak” sözünü hatırlatarak yazıma başlamak istedim. Bu bağlamda; yazımın başlığını da bu sözün içerisinden seçtim.
Milletler yaşadığı topraklarda öylesine önemli olaylarla, dönemlerle karşı karşıya kalırlar ki! Yaşadıkları her ne varsa; onların geleceklerini şekillendiren, yaşamlarına şekil veren değer yargılarını da test eder.
Anneler gününü yazacaktım. Hepsinin ellerinden öperim. Elbette hemşirelerimizin gününü de kutluyorum. Sırada; 18 Mayıs 1944 Kırım Sürgünü ve bugünkü Kırım felaketi var. “HAYTARMA” filmini internetten bulup seyrediniz lütfen.
Yoksullar gibi yaşamak bir erdemdir, ancak yoksulluk bir erdem değildir. Sağlıklı toplumlar, bütün kesimlerin, en varlıklılar gibi değil, en yoksullar gibi yaşamaya özendiği toplumlardır.
Herkes dinin ne olduğunu çok iyi bildiğini zanneder. Fakat efrâdını câmi – ağyarını mâni kıvamında veya ilmî bir târif yapmak gerektiğinde yeterli donanıma sâhip olmadığını anlar.
Bundan önceki yazımda kaldığım yerden devam ediyorum. Çok ehemmiyetli olarak gördüğüm şu hususu da ifade etmek istiyorum ki, AK PARTİ’nin gençlerin diline, milli ve manevi değerlerine sahip bir gençlik yetiştirme politikası yok mudur?
İlk emri “Oku” olan bir dinin mensubu olmamıza rağmen dünyada en az okuyan ülkeler arasında yer almaktayız.
Farz edelim ki orta hâlli siniz, hattâ fakir siniz. Yine de dişinizden tırnağınızdan artırıp sakladığınız bir miktar para nız var. Bu parayı götürüp zamâne zengin lerine emânet eder misiniz?
Oluşan dünyada bütün ülkelerin, yardımlaşmada ve dayanışmada, bir bedenin uzuvları gibi, akıl ve gönül birliği yapmaları için, kültürde ve ekonomide yeniden yapılanmalara ve köklü dönüşümlere ihtiyaç vardır.
Ramazan'ın nasıl bir ay olduğunun farkında mıyız? Pek çok kişi merak eder: Sene boyunca ilgisiz ve bilgisiz duran bir kısım insanlar Ramazan gelince neden büyük bir heyecanla ibâdete yöneliyorlar, en cimriler bile bu ayda neden cömertleşiyor, hayır hasenatta, yoksula yardımda en ön saflara geçebiliyorlar?
Mademki o tertemiz şaibesiz oylar görmezden gelindi. Sandığa yansıyan irade yok sayıldı, 23 Haziran’da İstanbul Belediye başkanlığı seçimi YSK’nın o malum gerekçesiyle yenilenecek dendi. Tamam, yine varız seçime. Seçimin yeni tarihi tatil zamanını gösterse de, İstanbullu gitmeyecek tatile. Demokrasinin üzerine çöken bu gölge mutlak surette silinecek.
Öncelikle ifade edeyim ki, 31 Mart 2019 tarihinde yapılan Mahalli seçimlerin kazanan tarafı elbette ki, AK Parti ve Cumhur ittifakı olmuştur. Ayrıca AK Parti geçmiş yıllarda yapılan Genel ve Mahalli seçimlerde almış olduğu oy oranlarını muhafaza etmiş olup, üstelikte Cumhur ittifakı olarak, büyük şehirlerin ve illerin üçte ikisinin belediye başkanlıklarını kazanma başarısını göstermiştir.
İş Sağlığı ve Güvenliği Haftasındayız, haberiniz var mıydı bilmiyorum ama yoksa da artık oldu. Ülkemizde 1987 yılından bu yana 32 yıldır 4-10 Mayıs tarihleri arasında iş sağlığı ve güvenliği haftası kutlanıyor ve etkinlikler düzenleniyor.
Her yılın bir ayı, oruç ayıdır. Oruç ayı sonu bayram olan aydır. Oruç ayında ekilenler, bayram gününde biçilir. Bu yüzden, oruç ayı yardımlaşmanın, dayanışmanın, paylaşmanın doruk noktasına çıktığı aydır. Oruç ayında, bilgiler, hizmetler, ürünler paylaşılır. Bayram günlerinde kapılar, gönüller, sofralar herkese açılır. Bayramlarda, karşılık beklemeden verenlere, karşılıksız verilir.
1968 gençliği olmak; hem yaşadıklarım, hem öğrendiklerim, hem tanıdıklarım ve hem de analiz gücünü fark ettiğim için bir ayrıcalık oldu. Dostluğu da bu günlerde yaşadım. Daha öncesinde ise hem dergilerden, gazetelerden, yazarlarından etkilendiğimiz, hem de mekteplerdeki Mehmet Akif ve Tevfik Fikret yanlısı olmak gibi bir ayırıma sonunda yakalandık.
Aydınlar Ocakları Derneklerinin her sene, Mayıs ve Kasım aylarında olmak üzere, yılda iki defa şurası yapılmaktadır. Bu cümleden olarak, 2019 Mayıs ayında yapılması icap eden toplantı da bundan önce Malatya’da yapılan 47. Şurada alınan karar mucibince 12-13-14 Nisan 2019 tarihleri arasında, Antalya Ocak Başkanlığının ev sahipliğinde yapılmıştır.
Erzurum ve Erzurum kültürü ile ilgili üç kitabı olan Erdal Güzel’in “İnsan ve Vicdan” isimli yeni kitabı, yazarın son yirmi yıl içerisinde hayattan kesitler sunduğu, sosyal ve siyasal konular karşısında fikirlerini belirttiği, günün önemli konularına atıfta bulunduğu çeşitli gazete ve dergilerde yazdığı yazıların bir araya getirmesiyle ortaya çıkardığı bir eserdir.
İstanbul Belediye Başkanlığı seçiminin kazananı ama dün akşam bu hakkı YSK kararınca elinden alınan Sn. Ekrem İmamoğlu saat 22.30 da İstanbul Beylikdüzü’nde yapmış olduğu konuşmayı umudunuzu kaybetmeyin ‘’Her şey çok güzel olacak’’ cümlesiyle bitirdi.
Yıl 1974… 14 yaşında, çocuk denecek çağdayız. Kıbrıs Barış Harekatı'nı Giresun Espiye'de eğitim gördüğümüz yurdun toplantı salonunda radyodan ilk kez dinlemiştim. Kıbrıs Barış Harekatı'nı dinlerken duyduğum heyecanı hiç unutamıyorum.
Gösterişten uzak, hayattan kopmadan, kendi dünyasında yaşayan Anadolu kadını, kurumsallaşmış baskılara aldırmadan, hayatı anlamlı kılmasını bilmiştir. Anadolu kadınları, dayandıkları ekonomik ve kültürel temelleri güçlendirmek için, hızlı bir dönüşüm yaşamaktadırlar.