Yüzünüz, kendinize ve diğer insanlara rahatlık versin ve başkalarını olumlu yönde etkilesin. Rahatlamış bir yüz, etkileyicidir.
Sultan İkinci Mehmed Han, daha ilk hükümdarlığı sırasında, İstanbul’u fethetmeyi kararlaştırmıştı. Târihin en önemli cihan devleti, bu kararın uygulanmasıyla şekillendi.
Mustafa Kemal Atatürk ve TBMM 1925 yılında, temel İslami kültürün millete kendi diliyle öğretilmesi düşüncesiyle Kur'an' ın tercümesinin ve tefsirinin yaptırılmasına karar verilmiştir. Tercümesinin İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy ve tefsirinin de Elmalı’lı Hamdi Yazır tarafından yapılması rica edilmiştir.
Tüm dünyayı etkisi altına alan korona salgınının, insanlık âlemini olduğu kadar, bizim yaşam biçimimizi de ne denli olumsuz etkilediğini her geçen gün daha çok hissediyor, yaşıyoruz…
14 Mayıs 1950 seçimleriyle 27 yıllık CHP iktidarı sona ermiş ve Demokrat Parti (DP) iktidara gelmişti. Daha o zamandan ordunun DP iktidarına karşı olumlu bir tavır takınmadığı ortadaydı.
Yasaklar ile alakalı olarak bundan önce birkaç defa yazdım. Fakat bu güne kadar değişen pek fazla bir şey olmadı. Bu sebeple vatandaşların mağduriyetleri halen devam etmektedir. Her ne kadar yasakların sonuna geldiğimiz anlaşılmakta ise de, ben yine de yasaklar ile alakalı olarak son defa düşüncelerimi bir kere daha ifade edeyim dedim.
Eski Yunanistan’ın Teb şehrinde bir sabah insanları isyan ettiren bir cinayet işlenmiş. Şehrin soylu ailelerinden birinin yakışıklı, iyi eğitim almış genç oğlu, avam sınıftan çirkin, yaşlı bir kambur tarafından şehir meydanında nedensizce ve vahşice kafasına çekiçle vurularak öldürülmüş. Maktul, şehirde çok sevilen, geleceği parlak, yakışıklı, kısacası tanınan bir delikanlı imiş.
19 Mayıs’ta O Kutlu Yürüyüş Olmasaydı Sen Bunları Yaşayacaktın. Bre şuursuz zebani, belli ki, o ruhsuz dünyanda, hele o boş beyninle Allah’ın lütfu bir DEHANIN kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin seni nelerden koruduğunu, sana neleri bahşettiğini anlayamıyorsun.
Hamd olsun Allah’a, son sahuru da yaptık. Mübarek ayın son gecesine elveda demeye hazırlanıyoruz. Müezzin her zaman olduğu gibi, seher yeli ile gönlümüzün hakimi sevgili Muhammed’e salat, selam, övgü ve hürmet gönderiyor. O’nun sünnetine yani davranışlarına duyduğumuz hayranlığı huşu ile yeniden hissediyoruz.
Osmanlı Devleti'nde Türkçülük, düşünce ve edebiyat alanında hissediliyordu. Devletin çöküş dönemi başladığında dîni ve etnik azınlıklar bağımsızlık hareketlerine giriştiler. Devletin aslî unsurunu oluşturanlar ise konuyu tartışmaya açtılar. Yine de Türkçülük fikrinin, Osmanlılık veya İslamcılık gibi idâre ve siyâset sistemi hâline getirilmesi düşünülmüyordu. Türkçülük fikri, edebiyat alanında ve özellikle şiirlerde gelişti.
Bir Ramazan ayını daha geride bıraktık. Ramazan Bayramına eriştik. Cenab-ı Allah’a şükürler olsun.
Covid-19 ile mücadele kapsamında devletimiz, sağlık çalışanlarımız özverili bir şekilde çalışıyor. Sağlık Bakanlığının sonverileri olumlu yönde ilerliyor, günlük vaka sayısı 1000’in altına düştü.
Güneşin ilk ışıkları çevreyi henüz aydınlatmamıştı ki, aniden uyandı! Sabah ezanı yeni okunuyordu… Bu gün onun, onun gibi milyonlarcası için çok özel bir gün olacaktı. Çünkü dün gecenin son haberleri artık Korona denen ölümcül virüsün etkisinin yok olduğunu, dünyanın derin bir nefes aldığı müjdesini vermişti…
İ nsan corona vir ü sleri, nezle gibi basit belirtilerle atlat ı lan hastal ı k etkenidirler. Covit 19 ise hayvanlarda ç o ğ unlukla hastal ı k yapmayan fakat ge ç irdi ğ i mutasyonla (genetik yap ı de ğ i ş ikli ğ i) insanlarda a şı r ı bula şı c ı l ı k ö zelli ğ inde ve genelde solunum yollar ı n ı tutarak hastal ı k yapan bir vir ü st ü r.
TRT’ye girdiğimiz günleri hatırlıyorum(1975) liyakat ve uzmanlık denince. Hükümette Süleyman Demirel Başbakan, yardımcıları ise Necmettin Erbakan ve Alpaslan Türkeş. Yani bir koalisyon hükümeti.
Mutluluğun sırrı, her şeyden daha çok zevk almaktır. Her şeyden zevk almanın yolu da, hayata anlam ve yön vermekten geçer. Mutlu insanlar, kendilerinin dışında bir konuya güçlü bir şekilde ilgi duyabiliyorlar.
Kötülüklerden iyiliklere, yanlışlıklardan doğruluklara, çirkinliklerden güzelliklere doğru, uzun bir yürüyüşe çıkan Anadolu insanına, bin yıllık tarihi boyunca, edebiyatın dorukları, kılavuzluk yapmıştır. Yüzyılların içinde oluşan, yüzyılların içinden süzülerek gelen, zengin edebiyat Mekke kültürünün, en önemli ve en değerli hazinesidir. Edebiyatla düşünce hayata, hayat düşünceye yansıtılır. Edebiyatın amacı, hayatı yaşanır kılmak, kolaylaştırmak ve güzelleştirmektir.
“Gerçek oruç, sadece yiyip içmeyi değil, boş ve hayasızca sözleri de terk ederek tutulan oruçtur.” [Hakim]
“Ses vermez Oğuz illeri, Niye susmuş bülbülleri? Ko, tutuşsun gönülleri Ergenekon odu ile.”
Kadir; lügatte, hüküm ve kaza; şeref ve azamet; güç yetirmek anlamını taşır. Leyle-i Kadir / Kadir Gecesi, ‘ kandil ’ denilen mukaddes gecelerdendir. İslâm’da, Kadir Gecesi'nin mânâ ve önemi büyüktür. Bu durum Kur'ân'da şöyle belirtilmektedir: ‘ Şüphesiz ki, Biz O'nu (Kur'an'ı) Kadir Gecesinde indirdik. Kadir Gecesi'nin ne olduğunu bilir misin? Kadir gecesi, bin aydan hayırlıdır. O gece, melekler ve Rûh, Rablarının izniyle ile inerler. O gece, fecir doğuncaya kadar bir selâmdır .’