Türkiye bugün tarihi bir seçimi yaşayacak. 27. Dönem Milletvekilliği seçimleri ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ilk Cumhurbaşkanını bugün sandığa giderek belirleyeceğiz. Demokrasilerin en güzel yanı sandıktır. Türkiye 2 aydır güzel bir seçim havası yaşadı. Liderler, Cumhurbaşkanı adayları il il gezerek vatandaşlardan destek isterken, Milletvekili adayları da kapı kapı gezerek Parlamento’ya girmek için destek aradılar. Bugün yine coşku içerisinde Demokrasi Bayramını yaşayacağız.
İki günlük Kıbrıs gezisinin ardından vatandaşlık görevimizi yerine getirmek için Gebze’ye geri döndük. Kuzey Kıbrıs Türk Halkı’nın gözü de ülkemizde yapılacak bu seçimlerde. Kıbrıs halkı da sandıktan ne çıkacağını heyecan içinde bekliyor.
TÜRKİYE SEÇİM SÜRECİNE NASIL GELDİ?
Araştırmacı - Gazeteci ve Belgeselci olarak tarihe not düşme adına Türkiye’nin seçim sürecine nasıl geldiğini hatırlamak da fayda var. Belgeselci’nin Not defteri adıyla yayınladığımız bu köşede tarihe canlı şahitlik yapıyoruz. 16 Nisan 2017’de yapılan Referandumun ardından Türkiye’de Hükumet sistemi değiştirilmiş ve yeni sistemin uyumlu hale gelmesi gerekli olmuştu. Bir yandan Türkiye terör sarmalıyla amansız mücadele ederken bir yandan da Ülkemize yönelik ekonomik operasyonlara dur demek için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, 17 Nisan’da yapılan Partisi’nin grup toplantısında erken seçim çağrısında bulundu. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan konuyu hem sayın Bahçeli hem de kurmaylarıyla görüştü ve 24 Haziran’da erken seçim kararı alındığını bildirdi. TBMM’de yapılan oylamayla erken seçim resmi statü kazanırken, 2 aylık seçim periyodu da başlamış oldu.
Türkiye’nin yeni Hükümet sisteminde ilk kez yapılacak bu seçimle 600 Milletvekilinin yanı sıra, Yürütmenin başı olacak Cumhurbaşkanı’nı seçeceğiz. 6 ismin yarıştığı ilk turda Başkanlık için Yüzde 50+1 oy gerekiyor. Bu gerçekleşmez ise en çok oy alan 2 aday, ikinci tura kalacak ve 8 Temmuz’da yeniden sandık başına gideceğiz. Bu seçimde ilk kez ittifaklar yasal hale geldi ve İki İttifak yarışıyor. AK Parti, MHP ve BBP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı ile CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve DP’nin oluşturduğu Millet İttifakı yarışıyor. Bunun dışında HDP, HÜDAPAR ve Vatan Partisi de kendi Milletvekili aday listeleriyle seçime giriyor.
PARLAMENTER SİSTEM TARTIŞMALARI
Bu seçim Parlamenter Sistem tartışmalarını da yeniden gündeme getirdi. Geçtiğimiz yıl yapılan Referandumla Parlamenter sistem kaldırılmıştı. Cumhur İttifakı yeni sistemin daha hızlı karar alma mekanizması, Güçlü Meclis ve Güçlü Cumhurbaşkanı ile Türkiye’yi yüksek hedeflere taşıyacağını ifade ederek Yasama ve Yürütmenin keskin çizgilerle ayrıldığını ifade ediyor. Eski sisteme geri dönüşün ise Türkiye’ye ayak bağı olacağına dikkati çekiyorlar. Millet İttifakı ise Parlamenter sisteme yeniden dönüş vaadinde bulunuyor. Özellikle CHP bu konuda iyileştirilmiş parlamenter sistem vurgusu yaparken, bu konuda İYİ Parti ile beraber bir yol haritası da hazırladılar. Bakalım bu seçim sonrası Türkiye yeni Hükümet sistemiyle yola devam mı edecek, yoksa yeniden Parlamenter sisteme geri dönüş mü yapılacak göreceğiz. Hiç kuşkusuz bunda en çok belirleyici olan Meclis aritmetiği olacak. Partiler ve İttifaklar Meclis’de salt çoğunluk olan 301 Vekili yakalayabilmek için canla başla çalışıyor.
Seçim sonuçlarını en çok merakla beklediğim yer ise kuşkusuz yaşadığımız kent olan Kocaeli. Daha önce 11 olan vekil sayımız 13’e yükseldi. Hangi parti Kocaeli’den kaç vekil çıkaracak, Parlamento’da Kocaeli’nin ne kadar Milletvekili olacak merakla bekliyoruz. Temennimiz Milletvekillerimizin en iyi şekilde Kocaeli’yi temsil ederek, kentimizin hakkını aramaları ve Ankara’da bu zamana kadar eksikliğini çok hissettiğimiz Kocaeli lobisini kurmalaradır. Bunu başardığımız anda Kocaeli merkezi bütçeden hak ettiği payı alacak ve yatırımlar gelmeye devam edecektir.
SEVGİDE ÖZGÜRLÜK, SAYGIDA MECBURİYET VARDIR
Evet tarihi günler yaşıyoruz. Türkiye bir yandan sınır ötesinde ve yurt içinde Terör Örgütleriyle amansız mücadelesini sürdürürken bir yandan da kritik bir seçime gidiyor. Fakat unutmayalım ki bu seçim dünyanın sonu değil. Türkiye için seçimlerin hayırlı olmasını dilerken, dostlarımızı ve sevdiklerimizi kırmamaya özen gösterelim. Unutmayalım ki seçimler yapılır, liderler yarışır, biz ise 25 Haziran’da yine birbirimizin yüzüne bakacağız. Seçim illa ki önemli, ama dostlukları da zedelemeye değmez. Sevgide özgürlük vardır fakat saygıda ise mecburiyet vardır. Bu nedenle birbirilerimizin tercihlerine saygılı olmak zorundayız. Biz 81 Milyon kardeşiz ve seçimin sonuçlarına, seçimin kazananlarına da saygılı olmak zorundayız. Demokrasinin gereği ve en güzel yanı budur.
Türkiye için en hayırlı sonuç neyse onun gerçekleşmesini temenni ederken, 24 Haziran günü tartışmaların yaşanmadığı, oy kavgalarının olmadığı, herkesin hür iradesiyle oyunu kullandığı ve herkesin kucaklaştığı bir seçim olmasını diliyorum. Bu zamana kadar Liderler ve Adaylar sözlerini söylediler. Yarın ise Milli İrade’nin sahibi olarak biz seçmenler sandığa gidecek ve son sözü söyleyeceğiz. 24 Haziran seçimlerinin bir kez daha Türkiye ve seçim sonucunu dört gözle bekleyen gönül coğrafyamız için hayırlı olmasını diliyorum.