Oğuz ÇETİNOĞLU

Ekonomist, Araştırmacı-Yazar

ocetinoglu1@gmail.com

‘Ahlâk’ ve ‘Etik’ Kelimeleri Hakkında

Lügatlerde ve ansiklopedilerde ahlâk kelimesi şöyle açıklanıyor:

Misalli Büyük Türkçe Sözlük1: 1-İnsandaki iyi veya kötü huylar, tabiat. 2-İyi huylar, insanı mânen yükselten iyi tabiatler, faziletler, 3-Bir toplumda kişilerin davranışlarını düzenleyen ve herkesin uyması gereken kurallar. 4-Ahlâk bilimi.

Doğan Büyük Türkçe Sözlük2: 1-Huylar, tabiatlar. 2-İnsanın yaratılışından gelen ve cemiyet içinde yaşanarak kazanılan iyi ve güzel huylar, etik, aktöre. 3-İnsanın yaradılışından gelen hususiyetler ile Kur’an-ı Kerim ve Sünnet-i Şerif’te sınırları çizilen, insanların iyiliğini ve mutluluğunu hedef alan kaidelerin hayata geçirilmesiyle kazanılan iyi ve güzel davranışlar bütünü. 4-Konuyla ilgili felsefe alanı.

Ötüken Türkçe Sözlük3: 1-İnsanın doğuştan getirdiği huylarla sonradan kazandığı mânevî yapısını sergileyen bir takım davranış ve tavırlar; aktöre, edep. 2-İyi özellikler; güzel huylar, fazilet, erdem, hüsnühal. 3- Allah’ın insanı yaratış fıtratına uygun davranışlar bütünü. Tabiat. 

Temel Türkçe Sözlük (Kâmûs-ı Türkî)4: 1-İnsanın yaradılıştan sâhip olduğu veya terbiye ile kazandığı nitelikler. 2-İyi huylar, övgüye lâyık davranışlar. 3-Felsefenin ahlâk ve terbiyeden bahseden kolu.

Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Sözlük5: 1-İnsanda bulunan rûhî ve zihnî haller. 2-İyilik etmek ve fenâlıktan çekinmek için tâkibi lâzımgelen usul ve kaideleri öğreten ilim.

Dînî Kavramlar Sözlüğü6: …İnsanın iyi veya kötü olarak nitelendirilmesine sebep olan mânevî vasıfları, huyları ve bunların etkisiyle ortaya koyduğu irâdeli davranışların bütünü. İslam ahlâkının kaynağı Kur’an ve sünnettir.

Türkiye Diyânet Vakfı İslam Ansiklopedisi7: Dînî Kavramlar Sözlüğü’ndeki târifin aynısı, çok geniş açıklamalarla verilmiştir. Açıklamalarda, ahlâk ile helal-haram kavramları hakkında yakın bir bağ bulunduğu belirtilmektedir. (C: 1, s: 1-14)

Türkçe Sözlük8: Bir toplum içinde kişilerin benimsedikleri, uymak mecburiyetinde bulundukları davranış biçimleri ve kuralları. Aktöre, töre, etik. 2-Belli bir toplumun belli bir döneminde bireysel ve toplumsal davranış kurallarını saptayan ve inceleyen bilim. 3-İyi nitelikler, güzel huylar.

Etik kelimesi:

Misalli Büyük Türkçe Sözlük: 1-Ahlâkla ilgili, ahlâkî. 2-Ahlâk ilmi, ahlâk felsefesi, ahlâkiyat, ilm-i ahlâk.                                       
Doğan Büyük Türkçe Sözlük: Ahlâk, ahlâk bilgisi, ahlâk bilimi, ilm-i ahlâk, ahlâkıyat, ahlâk felsefesi                                         
Ötüken Türkçe Sözlük: 1-Ahlâk bilimi, Ahlâkla ilgili.                                                                                                                                     
Temel Türkçe Sözlük (Kâmûs-ı Türkî): Etik kelimesine yer verilmemiştir.                                                                                    
Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Sözlük: Etik kelimesine yer verilmemiştir.                                                                                            
Dînî Kavramlar Sözlüğü: Etik kelimesine yer verilmemiştir.                                                                                                                 
Türkiye Diyânet Vakfı İslam Ansiklopedisi: Etik kelimesine yer verilmemiştir.                                                                                   
Türkçe Sözlük: Ahlâk, ahlâksal, ahlâki, 2-Törebilim, ahlâkbilim.

1İlhan Ayverdi. Kubbealtı İktisadî İşletmesi:1. Baskı, Ocak 2010                                                                                                                                
2Mehmet Doğan. Yazar Yayınları: 25. Basım, Haziran 2014                                                                                                                                                 
3Yaşar Çağbayır. İstanbul 2007                                                                                                                                                                                                  
4Mertol Tulum. Tercüman Gazetesi’nin Yayını                                                                                                                                                                        
5Ferit Devellioğlu. Aydın Kitabevi, Ankara 1986 (7. Baskı)                                                                                                                                                 
6Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınları. Heyet tarafından hazırlanmıştır. Ankara 2006                                                                                                 
7Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanmıştır. İstanbul 1988                                                                
8Dil Derneği Üyeleri tarafından hazırlanmıştır. İkinci Baskı Ekim 2003, İstanbul

*   *   *

Ahlâk Nizamı’ ve ‘İsyan Ahlâkı’ isimli eserlerin yazarı Prof. Dr. Nurettin Topçu, Türkiye’de ahlâk sâhâsında doktora yapmış ve doçent olmuş ilk kişidir.

Nurettin Topçu’ya göre ahlâk, insan hareketlerinin metafiziğidir. Prensipleri ister dine isterse de başka bir şeye dayansın her ahlâk, bir kıymetler sistemine bağlı olup metafizik karakterini de buradan almaktadır. Zira hiçbir ahlâk tamamen deneyler tarafından ortaya çıkarılmış değildir. Ahlâk, aynı zamanda dinî olgunluktur; hayvanî hayattan insanî hayata yükseliştir. Ahlâkın ilke ve prensipleri dinî kurallara dayanır.(1)

Topçu, İslâm’ın özünün ve esasının ahlâk olduğunu ısrarla belirtiyor ve şöyle devam ediyor: Din ile ahlâk birbirinden ayrılamaz. Dini ahlâktan veya ahlâkı dinden ayırmak ve ayrı görmek, insanın iç dünyasını kendisinden ayırmak demektir. Çünkü ahlâk temelde dini olgunluktan farklı bir şey değildir. Müslüman olmak aynı zamanda İslâm ahlâkına sâhip olmaktır, onu kendi hayatında yaşamak ve yaşatmaktır. Hz. Peygamber, Müslümanlığın huy güzelliği olduğunu söylemek suretiyle bu durumu açık bir şekilde ortaya koymuştur.

İslâm ahlâkının sabır, şükür, af, adâlet ve eşitlik gibi birçok prensibi vardır. Topçu’ya göre bu prensipler gerçekte üç temel ilkeye dayanmaktadır: Bunlar da hürmet, merhamet ve hizmettir.

Hürmet; Allah korkusu, insanın yaptıklarının hesabını vereceğinin bilincinde olmasıdır. İnsan bir harekette bulunurken bu bilinçte olmalıdır. Hürmetin bütün varlıklara gösterilmesi gerekir. Bu öyle bir cevherdir ki, istesek de istemesek de gerektiği yerde mutlaka ortaya çıkar. Her halükarda insan onun varlığını hissetmekten kendisini alı koyamaz.

Merhamet; her şeyin, her varlığın ve özellikle her insan ruhunun nefsimizden ziyâde sevilmesidir Bu duygu, hürmetin insanın benliğinden taşarak âleme yayılması sonucu meydana gelmektedir.

Hizmet; ruh olarak nefsinden taşıp başka insanlara yayılmak suretiyle, Allah’ı aramaktır. Her samîmi ve menfaatsiz hizmet, hareketlerimizle Allah’ın aranmasıdır.

(1)Nurettin Topçu. Kültür ve Medeniyet: Hareket Yayınları, İstanbul 1970.  s: 52-60                                                                                                                  
İslâm Ahlâkının Esasları: Hareket Dergisi, S: 36 (Aralık 1968), s: 8.                                                                                                                                          

İslâm ve İnsan: Hareket Yayınları, İstanbul 1969, s: 53-54 ve 97

Ahlâk ve etik kelimeleri umumiyetle birbirlerinin yerine kullanılabildiği gibi, farklı mânâlarda da kullanılabilmektedir. Bu iki kavramın birbirine karıştırıldığı durumlar da olmaktadır. Bir mânâ karmaşası yaşanmaktadır. Bir konuda kavramların mânâları açıklanmadan yorum yapılması yanlış mânâalara yol açmaktadır. Nurettin Topçu, ‘ahlâk’ kavramının açıklamasını, hiçbir tereddüde mahal bırakmayacak tarzda yapmıştır.

Etik kelimesini kullanmayı tercih edenlerin kullandıkları kelime hakkında yapılmış tatminkâr bir açıklamaya rastlamak mümkün değildir. Dikkat edilirse etik kelimesi, sol kültürün kaygan zemininde kıvrak hareketler sergileyenler tarafından kullanılmaktadır. Bir kısmı gafletten, bir kısmı kasten kullanmaktadır. Her iki grup da, ahlâk kavramının gücünü dinden, etik kelimesinin vicdandan aldığı gerçeğini ya bilmiyorlar veya tehâcül-i ârifâne ardına sığınıyorlar. 

‘Ahlâk’ kelimesi, Müslüman Türk’ün ahlâkla alâkalı meramını en doğru şekilde, bütün derinliği ve enginliğiyle ifâde etmek için kâfidir. Aksini iddia edenler, beyanlarını lütfederler mi?