Çocuklarımızı, gençlerimizi okuturken yıllardan beri "kazanım da kazanım" diye tutturduk. Fakat ne yazık ki ne kazandık ne kazandırdık.
Mâdemki "Kazanmayanın kazanı kaynamaz."
demişler, o hâlde "kazanım da kazanım" demekle yürümeyen işi sihirli bir formül ile canlandırıp yürütmeliydik.
İşte "öğrenme çıktısı" denen sihirli formül, bata çıka yapılan çok meşakkatli bir arayışın sonunda ortaya çıktı.
***
Ey TDK!
Haydi, bu sefer gecikmeden davran: Kendine "eğitimci" diyenlerin ağızlarına sakız olan şu "öğrenme çıktısı"nı lügatine al! (Gerçi belki de önce şu "kazanım" maddesini adamakıllı ele almalıydın. Ama artık onun pabucu dama atıldı. Boş ver, eksik hâli ile kalsın o.
Sen artık şu "öğrenme çıktısı"na çalış.
***
Not: Sakın korkma, çekinme!
Senin yüksek karakterinde, dilin genleriyle oynamak, kelimelerin imlâsını ve mânâsını değiştirmek, vurduğun kelimeyi devirmek, dili yangın yerine çevirmek gibi nice nice hünerler var. Son yıllardaki uyuşuk ve ürkek hâlini terk et; titre ve kendine dön!