"Dil Devrimi", RİT (Resmî İkāmeli Türkçe) ve TDK hârikalarından "yönder" resmen kerâmet göstermiş: Bugünün "mentör"leri, vaktizamânında TDK ve "Dil Devrimi"nin sihirli dokunuşuyla yücelip birer "mürşid" olmuşlar meğer.
Bu iş nasıl mı olmuş?
Şöyle:
TDK ve "Dil Devrimi"nin başladığı yıllarda "mürşid" kelimesinin mânâsını yüklemek üzere ve onun yerine "yönder" kelimesi îmâl ve ikāme edilmiş. "Eyy mürşidler, bundan sonra hepinizin ünvânı 'yönder' olmuştur, hayırlı olsun!" denmiş yâni.
(bk. TDK, Osmanlıcadan Türkçeye Cep Kılavuzu / Türkçeden Osmanlıcaya Cep Kılavuzu, 1935.) ***
Filmin sonu hayal kırıklığı, maalesef!
"Dil Devrimi", RİT (Resmî İkāmeli Türkçe) ve TDK politikası, 1930'larda ve 1940'larda "mürşid" postuna oturttuğu "Yönder Hazretleri"ni kolundan tuttuğu gibi o mürşid postundan kaldırıp bir nevi "koçluk" yapan "mentör"lerin yanına yollamış...
***
Fakat bugünün "mentör"leri yine de çok üzülmesin: Her ne kadar rütbeleri (mürşid) söküldüyse de o "Yönder Hazretleri"nin torunu olduklarını unutmasınlar. Yâni bugün "herhangi bir iş yerinde farklı görevlerde çalışarak deneyim kazanmış olan, danışan kişinin hedefine ulaşmasını sağlayacak yolu bulmasına yardımcı kimse; mentör" olarak çalışıyor olsalar da kendilerini hakir görmesinler.
***
Eyy "mentör" dostum!
Sakın ezik durma!
"Başın öne eğilmesin!"
Sen bugün "mentör" olarak görülsen de sağa sola sürülsen de çok asil bir soydan geliyorsun.
Sen "Yönder Hazretleri"nin özbeöz torunusun.
Bu asâlet sana yeter.
***
Şimdi de bütün "mentör" yoldaşlara seslenmek istiyorum.
Yoldaşlar!
Bir zamanlar alnınızın teriyle ve bileğinizin gücüyle kazandığınız "mürşid" ünvânını, "Dil Devrimi", RİT (Resmî İkāmeli Türkçe) ve TDK politikasının sonradan tavsaması ve gevşemesi sebebiyle sizden aldılar! Şimdi size düşen, hakkınızı yeniden elde etmek için meydanları doldurup bir ağızdan haykırmaktır.
Ananızın ak sütü gibi helâl olan "mürşid" ünvânını yeniden kazanmak için demokratik ve hukuki her yola başvurun.
Unutmayın ki hak verilmez, alınır!