Yaşar RAVANOĞLU AKDAŞ

Gökyüzü

Alıcı: ben

 

Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur saman içinde var varanın sür sürenin hali yamanmış. 

Hani! Akşam olunca başımızı kaldırıp gökyüzüne bakarız ya, gökyüzünü aydınlatan ışık saçan yıldızları bir de ay'ı görürüz. İşte masalımız, gökyüzündeki hayallerimizi süsleyen gökyüzü ülkesinde geçiyor. Gökyüzü ülkesinin kralı güneş kraliçesi de aymış. Yıldızlar çocukları bulutlar da orada yaşayan halkmış. Bir gün kral güneş hastalanmış. Ne yaptılarsa iyileştirememiştir. Kraliçe ay çok üzgünmüş. Kralı iyileştirmek için en yapmak gerekiyor diye düşünüp duruyorum. Gökyüzü ülkesinde ne kadar doktor varsa hepsi gelip kral güneşi muayene etmişler ama iyileştirememişler. 

Doktorlardan biri demiş ki; Aşağıda yeryüzü krallığı var bir de onların doktorlarına göstersek iyi olur. Yoksa onu kaybedebiliriz!

Kraliçe Ay panik içinde hemen uzay gemimizi hazırlayın içini de sağlık kabini gibi düzenleyin yola çıkalım diye emir vermiş.

Kral Güneş'i uzay gemisine bindirip koluna da serumunu takıp yola çıkmışlar. Uzay gemisi yeryüzü ülkesindeki Dünya diyarında bir hastane bahçesine iniş yapmış. Dünya diyarının doktorları Kral Güneş'i sedyeye alıp her türlü muayeneyi yapmışlar. Sonuç olarak iltihaplı bir apandisit bulmuşlar. Yeryüzü diyarının doktorları hemen bir ekip kurup uzaylı doktorları da yanlarına alıp ameliyata girişmişler. Ameliyattan sonra Kral Güneş iki gün dünya diyarının top yekûn sağlık hastanesinde kalıyor. Bütün kontrolleri temiz çıkıp da Kral iyileşince hastane bahçesine park eden uzay gemisine binerek kendi ülkelerine doğru yola çıkıyorlar. Kendi ülkelerine yaklaşırken bulutların arasından Kraliçe Ay çıkıp gülümseyerek Kral'ı karşılıyor. Kral'ın iyileştiğini gören bulutlar ve yıldızlar çok mutlu olmuşlar. Demek ki çocuklar sağlık her zaman önemlidir. Sağlığımızı korumaya dikkat edelim. Bugünkü masalımız da bu kadar. Bu sefer değişik bir son yapalım, gökten bir şey düşmesin papatya tarlasından papatya toplayalım.