Razgrad, Kuzeydoğu Bulgaristan’da ‘Deliorman’ olarak bilinen Türk bölgesinde bir vilâyettir. 8 ilcesi, 6 kasabası, 107 köyü vardır. Çandarlı Ali Paşa tarafından 1388-1389 yılları arasında devam eden savaşla fethedilmiştir. Osmanlı dönemindeki adı Hezargrad idi. 2011 yılındaki nüfus sayımına göre şehir nüfusunun % 50’si Türk ve Müslüman idi.
17 Nisan 1933 târihinde Bulgaristan’ın Razgrad şehrinde, Türk mezarları fanatik Bulgarlar tarafından tahrip edildi. Bu hareket, Türkiye-Bulgaristan ilişkilerinin iyi sayılabilecek bir döneminde yaşandı. Türklerin çoğunlukta olduğu Deliorman Bölgesi’ndeki Razgrad’da, açılan mezarlardaki cesetler, etrafa rastgele atılı vaziyette bulundu.
Mezarlığa yapılan bu tecâvüz karşısında önce Bulgar Türk Cemaati Reisi, Razgrad Müftüsü ve birçok ileri gelen Türk, olayı protesto için Bulgar Parlâmentosu’na telgraflar çekti. Olayı meydana getiren grubun Vatan Müdafaası adlı cemiyetin üyesi Bulgarlar olduğu öğrenilmiş ve hâdise birçok yabancı radyo ve ajans tarafından duyurulmuştur. Olayın İstanbul gazetelerinde yayınlanması ile de Türkiye'de büyük bir infial meydana gelmiştir.
Millî Türk Talebe Birliği Bulgar anarşistlerinin bu hareketine karşı harekete geçmiş ve Birlik Başkanı, sonradan Millî Eğitim Bakanı olarak görev yapan Tevfik İleri, olayı protesto için bir miting düzenlemek üzere İstanbul Valiliği'nden müsâade istemiştir. Resmî makamlarca kendilerine miting için izin verilmemiştir. Buna rağmen Millî Türk Talebe Birliği'nin organizasyonu sonucu birçok üniversiteli genç 20 Nisan 1933 târihinde Maçka'daki Bulgar Konsolosluğu önünde toplanarak olayı protesto etmiştir. Ayrıca gençler polis kordonunu aşarak Bulgar mezarlığına gitmişler, ancak mezarlığı tahrip etmeyerek ellerindeki çiçekleri mezarlığa bırakmışlardır. Bu hareket, o gün için iki milletin gençliği arasındaki farkı ortaya koyması bakımından da önemlidir.
Yapılan gösterinin izinsiz olduğu gerekçesiyle, hükümet tarafından nümayiş ile ilgili soruşturma açıldı. Tevfik İleri başta olmak üzene 80 öğrenci nezârete alındı. Olay üzerine Millî Türk Talebe Birliği yöneticileri diğer talebe kuruluşlarıyla da görüşerek olayı protesto etmek için karar aldı. Bunu duyan resmî makamlar gençleri yatıştırmak istemiş ve hükümetin konuyla ilgileneceğini bildirmiştir. Ancak ikaza rağmen gençler Genel Sekreter Şükrü Kaya imzasıyla eylem yapma konusunda ısrarlı olmuşlar ve alınan kararı uygulamak için yürüyüşe geçmiştir.
Millî Türk Talebe Birliği'nin bu protestolarını izinsiz yapması sebebiyle birlik, hükümet tarafından kapatıldı. Bunun üzerine birliğin dâimî üyeleri toplanıp Cumhurreisi Mustafa Kemal Paşa'ya olayları niçin yaptıklarını bildiren telgraf gönderdiler ve derneğin açılmasını istediler. M. Kemal Paşa, bu telgrafa ‘Cumhuriyet hükümetlerinin millî meselelerde vazifesini bilir olduğuna ve kanunların ve adlî kuvvetlerin adâletine emin olunuz’ mealinde bir cevap gönderdi. Kısa bir süre sonra birlik tekrar açıldı.
Oğuz Çetinoğlu: Seçkinlerden Bir Seçkin: Hulûsi Çetinoğlu s: 306 Akıl Fikir Yayınları, İstanbul 2023