Adania Shibli (1974) Filistinli bir hanım yazar.
Sayın Shibli Hanımefendi hem Berlin’de ve hem de Kudüs’te yaşıyor.
Halen Zürih Literaturhaus’ta konuk müellif-yazar olarak bulunuyor.
Yeni görevi ise İsviçre’nin Bern Üniversitesi’nde Friedrich Dürrematt Dünya Edebiyatı Konuk Profesörlüğü (2021). Üzerinde 12 yıldır çalıştığı 104 sahifelik Küçük Bir Detay adlı romanı Türkçe’de de (Can Yayınları- Arapça’dan tercüme Mehmet Hakkı Suçin) yayınlandı.
ALMANYA EDEBİYAT ÖDÜLÜ
Adania Shibli’nin kaleme aldığı Küçük Bir Detay adlı romanda Filistinli küçük bir kızın (1949) İsrail askerleri tarafından tecavüz edilip öldürülmesinin gerçek öyküsü anlatılıyor. Değişik dünya dillerine tercüme edildi Küçük Bir Detay romanı. İngilizce tercümesi Ulusal Kitap Ödülü’ne (2020) ve Uluslararası Booker Ödülü’ne (2021) aday gösterildi. Almanya’da ise “Filistinli Yazar Adania Shibli, Küçük Bir Detay adlı romanında sınırların gücünü ve şiddetli çatışmaların insanlar üzerindeki etkilerini anlatıyor, biçimsel ve gramer olarak katı bir sanat eseri ortaya çıkıyor. Büyük bir farkındalıkla, bakışını küçük detaylara, yüzeyin arkasında yatan eski yaraları ve izleri görmemize imkân tanıyarak, bizi basit şeylere yönlendiriyor” biçimindeki bir gerekçe ile Alman Edebiyat Derneği LitProm Almanya Edebiyat Ödülüne (2022) layık gördü. O zaman diliminde ve sonrasında sadece Ukrayna-Rusya gerilimi, ambargosu ve savaşı vardı sadece. Bütün dünya bununla meşguldü. Ukrayna’yı işgal eden Moskova yönetimi yalnızlığa uğratılmak isteniyordu. Dolayısıyla edebiyat ve fuar sektörü süt limandı. Dünya siyaseti sadece bu gelişmeye odaklanmıştı.
KANI PEMBE GÖRÜP KANIKSAYANLAR
Dünyada üç tane önemli; Uluslararası Kahire, Tahran ve Frankfurt Fuarı vardır. Bunlardan Kahire ve Frankfurt Kitap Fuarlarına gittim, izledim, etkilendim, kitaba, yayına ve yazara verilen ehemmiyeti gördüm ve yaşadım. Çok şık bir gelişme. Hiç de bizdeki gibi panayır gibi değil. Gerçek, etkileyici, donanımlı bir fuar.
Adania Shibli’nin ödül töreni Frankfurt Kitap fuarında verilecekti (2023). Her şey hazırlanmıştı. Ancak Ortadoğuyu her zaman kana boyayan İsrail-Filistin saldırıları katlanarak artınca, bölge şiddete, savaşa maruz kalıp, İsrail’in Gazze’de Uluslararası Anlaşmaların tersine bir hastaneyi vurup, 500’e yakın şehidin verildiği hafta her şey değişti. İsrail, bölgedeki Filistinlileri göçe zorladı. Taciz etmekle kalmadı, saldırı üzerine saldırı yeniledi. Ölümü bekleyen bir millet; Filistin halkı ve yönetimi bunu reddetti. Başta ABD ve batı ülkeleri bu açıklamaların akabinde hemen İsrail’in yanında yer aldı, destek açıklamaları yaptı, hatta başta “Ne olursa olsun İsrail’in arkasındayız” diyen ABD Başkanı Biden olmak üzere, Dışişleri Bakanı “Yahudi” olduğunu gururla açıkladı, Telaviv’e gitti ve Netanyahu’ya peşpeşe destek mesajı verdiler. Böylece Telaviv’in siyasi “demir kubbesi” devreye girdi ve katliam himaye altına alınmış oldu. Bütün dünyada birbiri ardından “savaşı durdurun” ve “kan dökülmesin” protestolarına bile batı ülkeleri yasak getirdi.
FİKİR EMEKÇİLERİNE MANEVİ İŞKENCE
İşte işgalci İsrail’in abluka altındaki aç, susuz, ilaçsız, perişan Gazze’ye saldırıları sürerken edebiyat ve sanat dünyasındaki Yahudi lobisinden de kültür, edebiyat ve sanat hayatına da fuarlara da baskılar gelmeye başladı. İlk acımasızlık, Almanya’da Filistinli Yazar Adania Shibli’ya ve Kanada’da Filistinli Şarkıcı Nemahsis’e geldi. Adania Shibli’nin ödülü iptal edildi, Nemahsis ise anlaştığı müzik şirketlerinden çıkarıldı. Amerika’da, Filistin Edebiyat Festivali düzenleyen Pensilvanya Üniversitesi de bağışların kesilmesi tehdidinde bulundu. Almanya’da ayrıca Documenta Sanat Sergisi antisemitizmle suçlanan Endonezya Sanat Kolektifi Ruangrupa sanatçılarını kınadı! Filistinlilere destek veren sanatçıların baskı altına alınması bunlarla yetinilmedi; Filistin’de sosyal medya hesabında “La Galibe İllallah” ayetli paylaşım yapan Şarkıcı Dalal Abu Amneh tutuklandı. Öte yandan da Netanyahu’nun “ya katlederiz ya süreriz” tehditleri ve politikası karşısında batının tam desteği, İslam dünyasının sessizliği insanlığın utanç hafızasına işlendi. Sanki Filistin’den başkasına sıra gelmeyecek? İsrail’in ve ABD’nin dünya barışı için tehlike arz eden planlarını iyi görmek ve bilmek gerekiyor.
GERİ ÇEKİLMELER
Öte yandan bir grup Amerikalı Yahudi ise önce Beyaz Saray’a, sonra Kongere’ye kadar giderek “Bu savaşı durdurun” eylemi yaptı. Hal ve durum böyle iken Frankfurt kitap fuarında özellikle çelişkili gibi görünse de İsrail’e destek için bir dizi program hazırlandı, hayata geçirilmeye başlandı. Berlin’de yaşayan İsrailli yazar ve başaktivist Doron özel etkinlikte ağırlanıyor. Daron kitaplarında İsrailliler ile Filistinliler arasında barışçıl bir anlayış gerektiğini savunuyor. Dolayısıyla da Daron siyonist olmayınca böylece İsrail’de popülerliğini yitiriyor.
Frankfurt Kitap Fuarı’ndan Birleşik Arap Emirlikleri’nin Sararjah Kitap Fuarı çekilirken, Cezayirli Yazar Said Khatibi de yayınladığı mesajda “Gazze’deki trajedi karşısında taraf tutuyor, Filistinli Yazar Adania Shibli’ye yönelik haksızlığı göz önünde alarak Frankfurt Kitap Fuarından çekiliyorum” dedi.
PublisHer Platformu da Frankfurt Kitap Fuarından çekilmeye karar verdiğini açıkladı.
EDEBİYAT VE SANAT DİNAMİKLERİ
Türkiye’ye gelince meslek kuruluşlarımızdan henüz ses seda yok, yaprak kıpırdamıyor, alışıla gelen onlarca imzalı bildiriler yayınlanmıyor, ama Haydar Ergülen, Ayşe Böhürler, Selahattin Yusuf ve Zeki Bulduk, İsrail katliamına ve Frankfurt Kitap Fuar’ındaki gelişmelere sosyal medyadaki açıklamalarıyla tepki gösterdiler. Frankfurt Kitap Fuarında ulusal stand kuran Kültür ve Turizm Bakanlığımız buradan çekilmelidir. Dahası var, yıl boyunca değişik kent ve merkezlerde devam eden ve yerel yönetimlerimizin destek verdiği, arka çıktığı kitap fuarlarına bu yıl Filistinli yazarlar davet edilmeli ve başta şeref konuğu olarak da Adania Shibli ağırlanmalıdır. Shibli’nin yaşanmış bir gerçek öyküden yola çıkarak İsrailli askerlerin küçük bir Filistinli kız çocuğuna tecavüz edip öldürmelerini (1949) konu alan romanı Küçük Bir Detay için gençler ve üniversiteli öğrenciler arasında en iyi özetleyen ve yorumlayan bir yarışma açılmalıdır. Belki yeni nesillere bir hatırlatma, bir ufuk ve bir ders olur.
Kan bütün dünyada kırmızıdır, pembe değildir. Esasında kitap bir medeniyettir. Kitap Fuarları da bir ülkenin, bir şehrin kültür, edebiyat ve sanat dinamiklerini bir arada yoğuran, hamur haline getiren etkinliklerdir. Kentler çağdaş fuarlarla cazibe merkezi olabilir ve güzelleşirler. Ancak kin ve kan oraya girmemeli.