Su gibi gösterişsiz, haddini bilen, hem de su gibi değerli ol.
Büyük düşünür Mevlana’nın su ile ilgili dizeleri bolluk bilincini ne güzel anlatıyor. Sağlıklı bir yetişkin insanın vücudunun yüzde 60'ı sudur. Bu su miktarı yaşlılarda ise yüzde 50'ye, yağlı kişilerde de bu su oranı yüzde 40'a kadar düşmektedir. Bedenimiz su ile anlamlı bir mesaj veriyor.
Şimdi sen, su olduğunu düşün…
Su kadar özel, su kadar faydalı ve su kadar çok, tükenmez…
İnanıyorum ki gerçekten de öylesin… Ama ister çeşmelerden dökül ister göklerden yağ ister nehirler dolusu ak;
Dibi olmayan bir kovayı dolduramazsın…
Yani seni dinlemeyenlere sesini duyuramazsın…
Unutma, daha çok bağırdığında daha çok dinlenmezsin…Gürültünün parçası olursun sadece…
Suyun yanında olanlar suyu en az içenlerdir…
Çünkü “su nasılsa burada, lüzum yok ki kana kana içmeye” diye düşünürler…
Aynen, sesini sürekli duyanların seni dinlemedikleri gibi…
Ormandaki hiçbir hayvan, ırmağın gürültüler koparan yerinden su içmeye çalışmadı şimdiye kadar…
Hepsi, hep sabahın en sakin anını bekledi…
Suyun durgun yerlerini bulabilmek için gittiler ve sakin sakin içtiler…
Onlar için en uygun olan ve kendi istedikleri zamanda…
Ama su gibi yaşatıcı ol…
Su gibi yıkıcı, sürükleyici ve öldürücü değil…
Gidenin arkasından şans için su dökmek güzel bir halk geleneğimizdir. Su dökme esnasında "su gibi git, su gibi gel" şeklinde iyi dilekler iletilir. Su dökme işi, daha çok bir iş görüşmesine ve askere gidenlere seyahatin ya da işin mutlu bir şekilde bitmesi için uygulanır.