Hayatımızın büyük bir kısmı, problem çözmekle geçer. Her gün irili ufaklı, sayısız problemle karşılaşırız.
Problem çeşidi oldukça fazladır:
- Matematik
- Fizik
- Biyolojik
- Coğrafi
- Tarihi
- Sosyolojik
- Psikolojik
- Antropolojik
- Tıbbi
- Sosyal
- Siyasal vd.
Problemler anlık olabildiği gibi, kısa- orta ve uzun vadeli olabilirler. Bazı problemler çok basit ve kısa zamanda çözülebilirken; bazıları da yedi sülaleyi toplasan, ihtiyarlar meclisine başvursan, en iyi hukukçulara danışsan dahi çözülemez.
Problemler, bize çözelim ve bilgelik merdiven basamaklarımızda yükselelim diye gelirler; yoksa altında ezilip, sürmenaj olalım diye değil.
Bazı problemler biraz çetrefillidir. Uygun zamanı gelmeden, bırakalım çözmeyi, daha da ateşlenirler. Bunları uygun süre bekletmek gerekir. Bazı problemler çözümsüzdür, dondurucuya kaldırmak gerekir. Orada donunca bize zararı azalır. Çözüm için uygun zamana ulaşırsak, dondurucudan çıkarır soğumaya bırakırız.
Bir problemin çözümsüz olduğunu veya uzun vade istediğini bulmak da bir ara çözümdür.
Dondurucuya kaldırılacak bir problemi çözmeye kalkışmak, akıllı insan işi değildir. Öyle yapmaya kalkarsak, muhtemel ki, nur topu gibi yeni problemlerimiz doğacaktır.
Çözüm zamanı gelmiş bir problemi savsaklamak da muhtemelen aynı sonuca yol açacaktır.
Bazı problemler, bütün olarak çözülmez. Parçalara ayırmak gerekir. Kaç parçaya ayırmamız gerektiği de çok önemlidir. Beş parçaya ayırmamız gereken bir problemi, on parçaya ayırırsak, bulduk başa belayı...
Günlük ve kısa vadeli problemleri çözerken; dondurucuya kaldırdığımız problemleri de külliyen unutup gitmeyeceğiz. Zaman zaman, inceleyerek, çözüm zamanının gelip gelmediğine bakmamız gerekir.
Aksi taktirde, yeni donduruculara ihtiyaç duyarız ki, bu da uğraşmaktan kaçındığımıza ve tembellik ettiğimize işarettir. Bazı dondurulmuş problemleri de ZAMAN çözer. O zaman da onu dondurucudan alıp atalım ki, kalabalık etmesin.
Bazı insanlar problemi çözmek yerine, onunla savaşmayı tercih eder.
Biliyoruz ki savaşın galibi olmaz. Küçük bir trafik problemini, özür dileyerek çözmek yerine, levye demiri veya haydara müracaat edenlerin, amip gibi çoğalttığı problemlerden başları çok ağrıyacaktır.
Unutmayalım ki,
- Bilgiçlik taslamak
- Aşırı özgüven
- Egoistlik
- İşgüzarlık
- Kibir
- Muhatabı alçak görme
- Acelecilik
- Duayenlik rehaveti
Gibi kaliteli yaşam hırsızları, çözmek şöyle dursun, nur topu gibi yeni problemleri hortlatan davranış modelleridir.
Rabbim bizleri, hakkıyla ve usulünce problem çözebilen kullarından eylesin inşallah.
AMİİNNN...
Selam, sevgi ve dualarımla.
Yüceler Yüce'sine emanet olalım.