Asma köprüden geçmekte olan Baba ve Küçük Kıza, babası Kızım elimi sıkı tut köprü sallanırsa düşersin dedi, Kız babasına döndü ve babacığım sen benim elimi sıkı tut, sen düşersen can havli ile ben senin elini bırakabilirim, ama ben düşersem sen beni bırakmazsın…
Çok etkilemiştir bu hikâye beni, şu an yazar iken bile gözlerim doldu. Birinin elini tutmak ona güven vermek, bu sıcaklığı hissettirmek.
Alaattin Amcam, rahmetli babacığımın kadim dostu… Babam için gerçek bir dost idiniz. Hayatımın hep bir parçası oldunuz. Hırsınız, başarılarınız, dostluğunuz, hatırnaz kişiliğiniz kâh babamdan dinledim kâh bizzat şahit oldum.
Rahmetli babacığım bana sizin gibi bir amca bıraktı ve gitti… Siz farkında değildiniz ama sizin varlığınız bana güven verdi, uzakta olsa sıcaklığınızı hissettim. Allah sizlerden ve yüzü daima gülen Müjgan teyzemden razı olsun.
Rabbime şükürler olsun ki Babacığımın Sizin gibi bir dostu, benim de sizin gibi bir amcam olmuş.
Not: Bu sözler Müjgan - Alaattin Büyükkaya çiftinin 50. evlilik yıldönümü hatırası olarak kaleme alındı.