Sağlık sıfırlar önündeki 1 gibidir. Özenle korunmalıdır. Klinikten hastaneye: Çocuk sağlığı ve hastalıkları ile kadın hastalıkları ve doğum bölümleri birbirleriyle çok ilişkilidirler. Bu bölümler 1999 Gölcük Kocaeli depremi öncesi hastanelerimizin bir kliniği şeklinde bulunurdu. Deprem sonrası Alikahya da yapılan sağlık yerleşke binası bu iki bölümün hizmet verdiği çocuk ve kadın doğum hastanesi şeklinde çalışmaya başlamıştır. İşte bu hastanemizin kadro ve imkanları, yeni kadro ve imkanlarla desteklenerek şehir hastanemizin C bloğunda, 275 yataklı bir hastane olarak hizmete girmiştir. 2003'te başlayan sağlıkta dönüşüm programı öncesi insanlarımızın işçi sigortalı olanlar SSK hastanelerine, devlet memuru ve bağkurlu olanlar ise devlet hastanelerine başvurarak sağlık hizmetinden yararlanırlardı. Şehrimizde bir de 1981'de açılmış Belediye Doğumevi vardı. Burası şimdiki İzmit belediye binası alanında, alt katında dükkanlar olan, 2 katlı 20 yatak kapasiteli bir yer olup çoğunlukla sosyal güvencesi olmayan vatandaşlarımızın hizmet aldığı bir yerdi. Kurucu başhekimi Dr. Vedat Özdoğan ile özdeşleşmiş bir hastaneydi. Daha sonra 1995'te burasının yıkılması ile Altınnal Oteli'nin birinci katını taşınmıştır. Orada da yine o yılların bilinen kadın doğum doktorlarından Dr. İdris Özdemir, Dr Gültekin Akbilek ile 1999 yılına kadar hizmet vermiş ve sonra kapanmıştır. Ayrıca 1996'da Bekirpaşa Belediye başkanı Abdullah Çakmak zamanında, şimdi Atakent Cihan Hastanesi olarak hizmet veren bina kadın doğum ve çocuk hastanesi olarak düşünülmüş, fakat sonuç alınamadığı için özel sektöre satılmıştı.
Şehir hastanemizin çocuk hastalıkları bölümü halen 18 uzman hekimi, 96 yatak kapasitesi, 24 küvöz, 14 yataklı yenidoğan yoğun bakım imkanı ile hizmet vermektedir. Çocuk hastalıklarının birçok yan dal uzmanı mevcut olup bu branşlar diğer hastanelerin çocuk uzmanlarının sevk ettikleri hastalara bakmaktadırlar. Bu bölümünde eğitim kliniği olması ile gelecek olan hoca, uzman ve asistan hekimleriyle çok daha güçlü ve yeterli hizmet verir hale geleceklerdir. Kadın hastalıkları ve doğum bölümü ise hocası, uzman ve asistan doktorları ve diğer yardımcı sağlık personeliyle acilden başlayan her türlü teşhis, tetkik ve tedavi imkanları ile halkımıza hizmet vermektedir. Yeterli doğum odaları, diğer ameliyathanelerden ayrı sezaryen ameliyathanesi ve kurulacak tüp bebek merkeziyle de şehrimiz için ayrı güven verici bir bölümdür.
Şehir hastanemizin her bir kliniği ve hastanesi başlı başına yazılar yazmaya gerektirecek özelliktedir. Benim gibi mesleğinde ellince yılana gelen bir hekim işin bu gelişmeler ve imkanlar fevkaladedir. Bu sebeple diğer bölümlerden kısaca bahsedip, yazımı tamamlamak istiyorum. Şehir hastanemizin genel cerrahi bölümü, gastro cerrahisi, onkolojik cerrahisi ve yanık merkeziyle alanında yeterli bir birimdir. Medikal ve radyolojik onkoloji bölümü de her geçen gün daha çok artan kanser hastalarımız için iyi bir imkandır. Oldukça geniş teknik yapısıyla radyoloji bölümü (görüntüleme), her türlü tetkiki yapabilme özellikleriyle mikrobiyoloji, biyokimya, patoloji laboratuvarları hekimlerimiz için güvenli teşhis imkânı sağlayacak özellikte hizmet vermektedir. Günümüzün önemli hastalıklarından HIV'lilere de bakabilen Enfeksiyon kliniği, girişimsel teşhis tedavi imkanlarıyla göğüs hastalıkları, KBB, Üroloji, Dermatoloji bölümleri, 110 yoğun bakım yatağıyla anestezi ve reanimasyon birimi, 100 yatağı ve cihazları tamamlandığında çok modern hale gelecek olan fizik tedavi ve rehabilitasyon hastanesi, açıldığında ülkemizde önemli bir ihtiyacı cevaplayacak olan yüksek güvenlikli adli psikiyatri hastanesinin her biri yataklı tedavi hizmeti alanında şehrimiz için önemli imkanlardır. İyi çalıştırabildiği oranda da bu alanda atılmış ileri bir adım olarak görülmelidir.
Genel bir tanıtıma katkı vermek amacıyla yazdığım bu dört yazıdan sonra sorunlar ve çözüm önerilerine yönelik yazılarım ile devam edeceğim.
Sağlıkta kalınız, mutlu olunuz Not: Dr. Can Çabukaş'ın yazdığı "Hekim Ve Ben" kitabı sağlıkta yakın geçmişimize ışık tutar.