Destansı bir dünya kurgulayıp, Türk’ün en güzel hasletlerini yaşama ve yaşatma gayretiyle hayata bakan ve Türk Milletinin geçmişi ile geleceği arasında “Türk tarihinin bütünlüğü” teziyle var olan köprüyü işaret eden, Türk milletinin Cumhuriyet kuşağındaki en önemli bir aydınıdır.
Nihal Atsız Türk milliyetçiliği için bir idoldür. Türk milliyetçiliği fikir sistemini teoriden pratiğe aktaran ve yazdıklarıyla, en büyük hizmet yarışında en önde olan bir Türkçü, bir Türk büyüğüdür…
Nihal Atsız’ı at gözlüğü ile değerlendiren, O’nu kıymetten düşürmeye çalışanlar, bu tavırlarıyla “Türk Milliyetçiliğini” dar bir alana hapsetmek gibi bir tavırla Siyasal İslamcı anlayışı hakim kılmaya çalışmaktadırlar.
Necip Fazıl Kısakürek’in “Fikir ve çile birliği kökünde yekpareleştiğimiz büyük ve sevgili dostum,” Cahit Zarifoğlu’nun da “Tek başına adeta bir okuldu” dedikleri Fethi Gemuhluoğlu’nun Hüseyin Nihal Atsız’ın cenazesinde imamın “merhumu nasıl bilirdiniz?” sorusuna verdiği cevap önemlidir: "Bu musalla taşı onun kadar bir er kişiyi çok az görmüştür hocaefendi!"
Atatürk’ün Türkiye Cumhuriyeti’ni kurduktan sonra “vatan var, millet var olsun” yolunda nasıl büyük bir mücadele içinde olduğunu biliriz. Milletin varlığını ve bilinç düzeyinde bu varlığı hakim kılma çalışmalarının en önemli simalarından biridir Hüseyin Nihal Atsız… Vefatının 47. yılında saygıyla anıyorum. Mekânı Cennet olsun...