4 Şubat 2022 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanan 7354 sayılı Öğretmenlik Meslek Kanunu ile eğitim ve öğretim hizmetlerini yürütmekle görevli öğretmenlerin atamaları ve mesleki gelişimleri ile kariyer basamaklarında ilerlemelerini düzenlemek amaçlanmıştır. Aslında bu tip yeni düzenlemeler, kanunun kabulünden sonra mesleğe intisap edenlere uygulanması gerekir.
Öğretmen kariyer basamakları uygulaması ilk defa 2005-2006 yıllarında Sayın Hüseyin Çelik’in Millî Eğitim Bakanlığı döneminde yapıldı. Meslekte 8 yılı dolduran öğretmenler sınava tabi tutularak, yüksek lisans (master) yapan öğretmenler ise sınavsız olarak Uzman Öğretmen yapıldı. Başöğretmenlik unvanı için sınav açılmadı, sadece doktora yapan öğretmenlere sınavsız olarak Başöğretmen unvanı verildi. Bu süreçte 75 bin öğretmene Uzman Öğretmen, 330 öğretmene de Başöğretmen unvanı verildi. Ben de o dönemde branşımda birinci sırada Başöğretmen oldum. Bu öğretmenler çalıştıkları sürece diğer öğretmenlerden bir miktar farklı maaş aldılar. O tarihte devlet okullarında 600 bin öğretmen vardı. Bir daha sınav açılmadığı için 525 bin civarında öğretmen mağdur oldu. Emekli olunca ise Uzman Öğretmenler de Başöğretmenler de unvansız öğretmenler gibi emekli oldular. O tarihte öğretmen kariyer basamakları ile ilgili yasal bir düzenleme yapılmadı.
Bu düzenlemenin yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanlarının Öğretim Görevlisi, Dr. Öğretim üyesi, Doçent ve Profesör unvanlarıyla bir ilgisi yoktur. Çünkü Yalnız şöyle bir ilişkisi vardır. Bu kanuna göre yüksek lisans (master) yapan öğretmenler sınavsız olarak Uzman Öğretmen, doktora yapan öğretmenler de sınavsız olarak Başöğretmen unvanı alacak. Fakat, öğretmenler emekli olunca, unvanı ne olursa olsun farklı maaş alamayacaklar, tek tip maaş alacaklar. Sadece kıdemleri maaşlarını etkileyecek. Halbuki yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanları emekli olunca, unvanlarına göre maaş alırlar. Subaylarda emekli oldukları rütbelerine göre maaş alırlar.
ÖĞRETMEN KARİYER BASAMAKLARI SİSTEMİ NE GETİRECEK?
Millî Eğitim Bakanlığı, öğretmen kariyer basamakları sistemine, öğretmenleri yüksek lisans ve doktora yapmaya, kendilerini geliştirmelerine, mesleki alanda rekabeti artırmaya teşvik etmek için geçti. Ama bu haliyle sistemin bu amaca uygun sonuç vermesi mümkün değil, aksine öğretmenlerin moral ve motivasyonlarının bozulmasına yol açacak.
“Aday Öğretmenlik ve Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği”nin “Yazılı sınav” başlıklı 24. Maddesine göre; “Yazılı sınav, Ölçme, Değerlendirme ve Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğünce uzman öğretmenlik ve başöğretmenlik için ayrı ayrı olmak üzere yılda bir defa yapılır. Bu sınavlarda 100 puan üzerinden 70 ve üzerinde puan alanlar başarılı sayılır.” Buna göre, sınavda 70 puanın altında kalan öğretmenle başarısız sayılacak. Bu durumda bu sınavlar, öğretmenin zaten yıpranmış olan itibarını iyice yıpratacak. Sınavda başarısız olan öğretmenler, büyük bir motivasyon kaybına uğrayacaklardır. Bunun çeşitli yansımaları olacaktır. Bu durum hem ruh sağlıklarını etkileyecek, huzursuz ve mutsuz yapacak, hem de mesleki verimini düşürecektir. Millî Eğitim Bakanlığı’nın bu durumu da göz önünde bulundurması gerekir.
Öğretmenlik kariyer basamakları sınavlarında kesinlikle öğretmenlerin mesleki yeterlilikleri ölçülmüyor. Bir öğretmenin uzman öğretmen, başöğretmen olması için önce branşında uzman olması gerekir. Halbuki bu sınavlarda hiç branş sorusu sorulmuyor, mesleki performansı ölçülmüyor. Bu programlarda hangi konularda soru sorulacağına bir göz atalım. Uzman Öğretmenlik ve Başöğretmenlik sınavlarında yaz dönemlerinde verilen eğitim programlarındaki şu konularla ilgili sorular sorulacak: Öğrenme ve Öğretme Süreçleri, Ölçme ve Değerlendirme, Özel Eğitim ve Rehberlik, Eğitim Araştırmaları ve Ar-Ge Çalışmaları, Eğitimde Kapsayıcılık, Çevre Eğitimi ve İklim Değişikliği, Sosyal Etkileşim ve İletişim, Dijital Yetkinlik, Güvenli Okul ve Okul Güvenliği. Başöğretmenlik için verilen ve sınavlarında bu konulara ek olarak şu konulardan da sorular sorulacak: Okul Geliştirme ve Liderlik, Sosyal Duygusal Öğrenme Becerilerin Geliştirilmesi, Bilişsel Düşünme Becerileri.
Görüldüğü gibi bu sınavlarda kesinlikle branşla ilgili soru sorulmuyor. 2006 yılında yapılan kariyer basamakları sınavlarında maalesef bazı yetersiz öğretmenler sınav kazanarak uzman öğretmen oldular. Ayrıca öğretmenlerin mesleki performansı da ölçülmüyor
AVRUPA’DA DURUM NASIL?
Avrupa ülkelerinin bazılarında öğretmenliğe başlamak için, öğretmen eğitimi diploması yeterlidir. Bazı ülkelerde (İspanya, Fransa, İtalya, Lüksemburg, Arnavutluk ve Türkiye) aday öğretmenler tam yeterliliği elde etmek için rekabetçi bir sınavı geçmek zorundadırlar. Bazı ülkelerde ise yazılı sınavlar, mülakatlar, portfolyoların değerlendirilmesi, öğretmenlik uygulamasının gözlemlenmesi veya bu yöntemlerin herhangi bir kombinasyonu şeklinde organize edilebilmektedir. Mesleğe başlayan öğretmenler, sürekli mesleki gelişim faaliyetlerine katılırlar.
Avrupa ülkelerindeki öğretmenlik kariyer basamakları üzerinde yapılan bir araştırmaya göre, 42 Avrupa ülkesinden 21 ülkede Düz Kariyer Yapısı, 21 ülkede ise Çok Seviyeli Kariyer Yapısı uygulanmaktadır. Düz Kariyer Yapısında: kariyer basamakları bulunmamaktadır. Çok Seviyeli Kariyer Yapısı uygulayan ülkelerden birkaçında kariyer basamaklarına bakalım.
Kıbrıs 'ta, üç kariyer seviyesi, okul yönetimindeki bir ilerlemeye karşılık gelir: (1. Öğretmen, 2. Başöğretmen ve 3. Müdür Yardımcısı A). Letonya'da kariyer yapısı beş “Kalite Seviyesi” ne dayanmaktadır. Romanya; (1. Başlangıç Öğretmeni, 2. Öğretmen, 3. Öğretme Seviyesi II ve 4. Öğretme Seviyesi I). Bulgaristan: (1. Öğretmen, 2. Kıdemli Öğretmen, 3. Baş Öğretmen). İrlanda: (1. Öğretmen, 2. Asistan Öğretmen II, 3. Özel Yetkili Öğretmen, 4. Asistan Öğretmen /Asistan Müdür Yardımcısı, 5. Müdür Yardımcısı, 6. Müdür). Fransa: (1. Öğretmen, 2. Öğretmen Eğiticisi, 3. Pedagojik Danışman). Arnavutluk: (1. Öğretmen, 2. Nitelikli Öğretmen, 3. Uzman Öğretmen, 4. Usta Öğretmen).
Öğretmenler bu kariyer basamaklarına sınavla değil, mesleki eğitim başarılarına, bu konularda yaptıkları eğitime ve performanslarına göre yükselirler. Burada şunu da belirtmek gerekir, öğretmene meslek içinde -mentorluk dahil- her türlü destek verilmektedir. Fransa'nın ortaokul öğretmenleri 100'lük bir ölçekte değerlendirilir ve bu derecelendirmenin %40'ı okul lideri ve%60'ı da müfettiş tarafından yapılır. Polonya'da, “performans değerlendirmesi” yazılı olarak verilir ve ‘olağanüstü’; 'pozitif'; veya ‘negatif’ gibi notlardan biriyle sonuçlanır. Slovenya'da düzenli değerlendirme ölçeği beş, Karadağ'da ise 10'un üzerindedir. Birleşik Krallık'ta (İngiltere ve Galler), değerlendirme, öğretmenin maaşının artmasını formüle eder.
Kariyer ilerlemesi ve maaş, kariyer yapısında daha yüksek bir seviyeye yükselme, çok seviyeli bir kariyer yapısına sahip ülkelerin çoğunda maaş artışına bağlıdır. Almanya'da; 'Öğretmenler' A12 maaş grubunda başlar, “Kıdemli Öğretmen” olduklarında A13 maaş grubuna geçer ve “Çalışma Şefi” olarak A14 maaş grubunda maaş alır. İrlanda'da öğretmenler, kariyer seviyesine göre ücret alırlar.
SİSTEMİN MAHZURLARI NASIL ORTADAN KALDIRILIR?
Öğretmenlik kariyer basamakları sınavının mahzurlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenleri şöyle özetleyelim:
Belli süreleri dolduranlar doğrudan sınava alınmalı, arşiv evrakı peşinde koşturulmamalıdır. Ücretli öğretmenlikte geçen süre de görev süresine dahil edilmelidir.
Sınav yapılacaksa, öğretmenlere en az yüzde 40 oranında kendi branşıyla ilgili sorular sorulmalı, ayrıca mesleki performansı da değerlendirilmelidir.
Lisansüstü eğitim (master, doktora) yapan öğretmenler, eğitim görmeden ve sınava girmeden doğrudan kariyer sahibi olmaktadırlar. O zaman Millî Eğitim Bakanlığı’nın üniversitelerle iş birliği yaparak, öğretmenlerin branşlarında veya eğitim bilimleri alanında, fazla mali külfet yüklenmeden lisansüstü eğitim yapmaları sağlanmalıdır.
Millî Eğitim Bakanlığı, Avrupa’da kariyer sistemi uygulayan ülkelerin yaptığı gibi, öğretmenlere sınavla kariyer verip zam yapmaktan vazgeçmeli, kıdemlerine göre kariyer ve maaş verilmelidir.
Önemli olan öğretmenlere ülkenin yükselmesinde aldıkları sorumluluğa denk bir maaş verilmelidir. “Ücretli, sözleşmeli ve kadrolu öğretmen” ayırımı kaldırılmalıdır. Metropollerdeki öğretmenlere barınma ve ulaşım desteği verilmelidir. Bütün öğretmenlere yıpranma payı verilmelidir. Hepsinden önemlisi öğretmenlere özel bir uzmanlık mesleğinin mensubu olduğu, her türlü destekle hissettirilmelidir.
Sınava girme konumunda olan bütün öğretmenler, bütün bu olumsuzluklara rağmen, mağdur olmamak için, bu tartışmalardan uzak kalarak, 19 Kasım 2022 tarihinde yapılacak olan Uzman Öğretmenlik ve Başöğretmenlik kariyer sınavlarına katılmalıdırlar. Sınava girecek bütün öğretmenlerimize sınavda başarılar diliyorum.