Farkındalık, öz ya da otantik benlik konusunda çok sayıda akademik makaleyi inceleyip bilim insanlarının aklına başvurduk. Bu benlik konusunu bir de bizim Nasreddin Hoca’ya soralım dedik. Hoca bu, insanın aklını karıştırmadan içi rahat etmez. Bakın neler demiş:
+++
Hoca bir gün yolda giderken bir adamla karşılaşır. Sanki kırk yıllık ahbabı imiş gibi başlar adamla uzun uzun konuşup dertleşmeye. Tam ayrılacağı sırada adama dönüp, “Affedersin arkadaş ben seni tanıyamadım.” der.
Bu söz üzerine şaşırıp kalan adamcağız, “İyi ama mademki beni tanımıyordun, ne diye sabahtan beri çene çalıp duruyorsun?” diye çıkışır.
Hoca gülmeye başlar ve “Sarığın sarığıma, cübben cübbeme o kadar benziyordu ki, seni kendim sandım,” der.
+++
Bir uzun yolculuk esnasında Hoca kaybolmayayım diye beline bir kabak bağlamış, yoluna devam etmiş. Hanın birinde bir şakacı usulca kabağı almış, kendi beline bağlamış. Ertesi günü beli kabak bağlı adamı Hoca önünde görünce şaşalayarak, “Ben şu adamım amma acaba kendim kimim?” demiş.
+++
Adamın biri Hoca’yı görünce selam verip hatırını sormuş.
“İyiyim, sağ olasın. Tebdili kıyafet dolaşıyorum,” diye karşılık vermiş Hoca.
“Öyle mi,” diye merak etmiş adam, “Kimin kılığına girdin?”
“Kendi kılığıma girdim,” demiş Hoca.
“Aman Hoca, sen zaten kendinsin. Böyle kılık değiştirme mi olur?”
“Bal gibi olur,” demiş Hoca. “Bak seni nasıl kandırdım!”
#nasreddinhoca #farkındalık #özbenlik #awareness