Türkiye Cumhuriyeti anayasasının 6. maddesi egemenliğin kayıtsız, şartsız millete ait olduğunu. Hiçbir şekilde devredilemeyeceğini emreder. Türk milleti hiçbir zaman esaret altında yaşamamıştır. Bunun için Atatürk; “Bağımsızlık Türk milletinin karakteridir” demiştir.
Milli kimliğini kaybeden ülkeler ya savaşlarla ya da emperyalist güçlerin içerideki satılmış köleler bularak savaşmadan ülkeleri işgal etmesiyle kaybederler. Türk kimliği ve Türk milleti üzerindeki tartışmalar beka meselesi kabul edilip bu tartışmalara kesinlikle izin verilmemelidir.
Bir ülkenin bütünlüğü ve güvenliği konusunda o ülke vatandaşlarının çoğunluğu ülkelerinin bütünlüğünü ve güvenliğini en yüksek değer olarak kabul ediyorlarsa o ülkenin geleceği sonsuz bir teminat ve güvence altındadır.
Dış dünyadan gelebilecek tehdit ve saldırılara karşı her türlü fedakârlığa hazır bir milleti onun devletini kimse yok edemez. Türk milleti böyle bir millettir. Türkiye’nin milli bütünlüğünü ve güvenliğini anlatırken, Jeopolitik konumunu iyi bilmek gerekmektedir.
Türkiye dünya adasının hem menteşesi hem bu menteşe üzerine vurulan kilidi ve yanı zamanda anahtarıdır. Türkiye jeopolitik konumu ve değişken unsurlardaki durumu ile bir bölge gücüdür. Türk milleti sadece bulunduğu bölgede değil dünyada sayısı bir elin parmakları kadar olan güçlü devletlerden biridir. ABD’nin, İngiltere’nin, Fransa’nın, Almanya’nın Ortadoğu’da menfaatleri çakışmaktadır.
Ortak emperyalist politikalar dünyanın her yerinde olduğu gibi Ortadoğu’da da ABD tarafından planlanır. Askeri operasyonları ABD icra eder. İstihbarat çalışmalarını İngiltere, kültürel faaliyetleri Fransa yürütür. Amaca ulaşmak için çeşitli dolapların çevrilmesi ve ortalığın karıştırılması gerekir bunu tezgahlayanda Almanya’dır.
Bu şartlar altında egemenliğin ve bağımsızlığın önemi daha çok artmaktadır. Siyasilerimizin aynı konuda muhalefette iken başka iktidarda iken başka ifadelerine ne kadar çok rastlıyoruz. Öfkelenip bunlara tavır koymak yerine tebessüm etmekten başka bir tepki gösteremiyoruz.
Türk Konrad Adenauer vakfı ile Türk demokrasi vakfının Türkiye’de “Anayasa reformu” adı verilen vakıfların TBMM’de düzenledikleri bir toplantıda o zamanın Adalet Bakanı da çok önemli bir konuşma yapmıştır. Bu konuşmasında “Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir.” Hükmünü düzenleyen Anayasanın 6. maddesi yeniden düzenlenmelidir.
Bu düzenlemede egemenlik kavramı Avrupa Birliğine adaylık süreci dahil olmak üzere Avrupa Birliğine diğer uluslararası kuruluşlara üyelik halinde eşit şartlar altında olmak kaydıyla o kurum ve kuruluşların organlarıyla egemenliğin birlikte kullanılacağı eklemesi yapılmalıdır diyebilmektedir.
Dikkatinizi çekmiş olmalı konuşan Türkiye Cumhuriyeti’nin Adalet Bakanıdır ve TBMM’de konuşmaktadır. Bunun için bağımsızlık, adalet, hürriyet o kadar çok önemlidir ki Hz. Ömer devletin dini adalettir derken, adalet olmayan yerde zulüm vardır demiştir. Adalet Bakanının bu konuşmasından sonra İstanbul’da pembe köşkte önemli bir toplantı düzenlenmişti. Toplantıyı düzenleyen o tarihte parti kurma çalışmaları yapan şöhretli bir siyasetçiydi. Bu toplantıya bende davet edilmiştim. Beni davet eden toplantıya katılan bir profesör arkadaşımdı.
Parti kurma çalışmalarını büyük bir iddia ile yürüten çok önemli siyasetçiye adalet bakanının sözlerini hatırlatarak Adalet Bakanı meclis çatısı altında egemenliğin paylaşılmasını istiyor, siz bu konuda ne düşünüyorsunuz diye sordum? Bu meşhur muhafazakâr siyasetçi soruma cevaben “Olabilir, nasıl ki Osmanlı İmparatorluğunun yükselme devrinde bütün devletlerin egemenliğine karışıyordu ise şimdide ABD var o da bizim egemenliğimize karışabilir. ABD ile egemenliğimizi paylaşabiliriz dedi.
Meşhur siyasetçinin bu çirkin beyanından sonra ben toplantıyı hemen terk ettim. Büyük Türk Milleti varoluşundan bugüne kadar bağımsız yaşamıştır. Bundan sonra da bağımsız yaşayacaktır. İstiklal marşımızın yazarı büyük insan Mehmet Akif Ersoy diyor ki, “Ben ezelden beri hür yaşadım, hür yaşarım hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım”
Türk milleti egemenliğini paylaşmadan bağımsız yaşamaya devam edecektir. Hiçbir güç ve kuvvet bağımsızlığımızı ve egemenliğimizi paylaşamayacaktır.
Tanrı Türkü korusun ve yüceltsin.
Ne mutlu Türküm diyene…