*Öğrendim ki… Helâl kazanç bereketlidir.
*Muhâfazakârların-milliyetçilerin tembelliği yüzünden edebiyatımız toplum üzerindeki büyülü etkisini yitirmiş, öncü kudretini bırakarak hayattan uzaklaşmış gibidir. Gerçi bazı teşebbüsler var ise de tam hakkını vermek çâresinden mahrumdur. Çünkü kenardan köşeden muhtasar bakışlarla perakende sunuşlar, millî kültür ve sanatı benimsetemez. (Ahmet Kabaklı; 1924-2001)
*Öğrendim ki … Elde edebildikleriyle yetinmeyenler, mes’ut ve huzurlu olamazlar.
*İhtiyarlık eziyet, ölüm fazîlettir. Fakat inançlı insanın, ölmeyi istemeye asla hakkı yoktur. Ölümün de güzeli vardır. Ölüm güzel bir şey olmasaydı, Peygamber Efendimiz ölmezdi. Cenâb-ı Allah bütün sâlih kullarına, Habibinin sâdık ümmetine hüsn-ü hatime nasip edecektir inşallah.
*Öğrendim ki… Doğru sözün yemine ihtiyacı yoktur.
*Siyâsetin esas vazifesi, ülkenin ve milletin geleceğini plânlamaktır.
*Öğrendim ki… Seyahat tutkunu bir insan için gidilecek yerin önemi yoktur.
*Maddiyatla, kârla, kazançla alâkalı bir mücâdeleyi kazanmaktansa, mâneviyatla ilgili şerefli bir mücâdeleyi son takatine kadar ümitle devam ettirebilen, bilge insandır.
*Öğrendim ki… İdeolojilerden uzak durulmalı. İdeallere sıkıca sarılmalı.
*Hiçbir akıl hastası, hasta olduğunu kabul etmez. ‘Bizim yanımıza gel’ deseniz gelmez. Bizim toplumumuza uyum sağlayamayacağını bilir. Bizim gelişme hızımız, onun için düşmandır. Onu iyileştirme gayretimiz, çocuğun elinden oyuncağının alınması gibi bir davranıştır. (Prof. Dr. Ayhan Songar (1926-0.07.1997)