1820-1821 Mora İsyanı sırasında İstanbul’daki Rum Ortodoks Patrikhânesinin Baş Papazı Gregorius’un Osmanlı Devleti aleyhinde çalıştığı tespit edilince, Patrik Efendi, Sadrazam Benderli Ali Paşa’nın teklifi ve Sultan İkinci Mahmud Han’ın fermanı ile tevkif edilir. Yapılan muhakeme sonunda suçlu bulunarak Patrikhâne’nin orta kapısı önünde asılarak idam edilir. İdamdan sonra Yunanistan’ın emri üzerine gizli olarak toplanan Patrikhâne yönetimi, aynı yerde Türklerden üst düzey bir devlet adamının asılacağı güne kadar söz konusu kapının kapalı tutulmasını kararlaştırır. 1823’ten günümüze kadar 198 yıldır kapı betonlanmış şekliyle kapalıdır.
Ben üst düzey bir devlet yetkilisi olsam, Kürşat gibi patrikhaneye saldırır, önce tevkif edilmemi sağlar, sonra da orta kapının önünde idam edilmeyi göze alarak, kapının açılmasını sağlardım.
Rumlar oraya ‘Kin Kapısı’ diyorlar. Bizim için ‘Utanç Kapısı’dır. Bu utancı 198 yıldır yüzümüzde taşıyoruz.
Ayasofya tabu idi. İbâdete açtık. Kıyâmet kopmadı. Patrikhânenin orta kapısını da açtırabiliriz.
Açtırmalıyız.