Afyonkarahisar’ın İşçehisar İlçe’sinde, öğrenci servisinin kaza geçirmesi neticesinde, beş öğrencimizin vefat etmesi ve birçok öğrencimizin de yaralanması, büyük üzüntüye ve aynı zamanda da yeni endişelere sebep olmuştur. Öğrencilerimizin ailelerine başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Malumunuz, küçük köylerimizdeki öğrenci azalmasından dolayı “birleştirilmiş sınıflar” yerine, müstakil sınıflarda eğitim-öğretim yapılması için, “taşımalı eğitim” uygulanmaktadır. 1990’lı yıllardan beri, birçok köyün öğrencileri, büyük bir Kasaba’ya ya da merkez bir okula taşınmaktadır.
“Taşımalı Eğitim” uygulaması başladıktan sonra, birçok köyümüzde okullar kapandı. Öğretmenden de mahrum kaldılar. Kapanan köy okul binaları ve lojmanlarının büyük bir kısmı, atıl durumda zamana dayanamayarak tahrip olup gitti.
Öğrencilerimizi “birleştirilmiş sınıf” uygulamasından kurtaralım derken, Türk Bayrağı, bu köylerdeki okul binalarının gönderlerinde dalgalanmaz oldu. İstiklal Marşımızın söylenemediği bu yerlere, yeniden öğretmen atanması, minik öğrencilerimizi de yol ve beslenememe riskinden kurtarmak için, on öğrenciden fazla olan köylerde; 1.2.3. sınıflar taşımaya alınmadı. Buralara yeniden öğretmen atandı.
“Taşımalı Eğitim”in elbette yararları büyük. Fakat eksileri de oldu. Taşıma merkezlerinde taşınan öğrencilerin yeterince beslenememesi, yolların kötü ve taşıma merkezine uzak olması, öğrenci servislerinin de uygun olmaması vb. sorunlar, öğrenciler açısından risk oluşturdu.
Burada en büyük risk, elbette ki taşıma merkezlerine öğrenci taşıyan servislerin durumudur. Öğrenci servislerinin nasıl olması gerektiği, mevzuatla tüm detaylarına kadar belirlenmiştir. Servislerin modeli, koltuk biçimi, donanımı, yardımcı personelin durumu, sürücünün özellikleri, “Taşımalı Eğitim” mevzuatına uygun olmak zorundadır. Hat ihaleleri verilirken kayırma yapılmamalı, şartları uyanlara verilmelidir.
Sonra da, bu servislerin şartnameye uyup uymadığının, titizlikle denetlenmesi çok önemlidir. Müfettişlerin teftiş yaptığı dönemlerde, tüm servisler sık sık denetlenirdi. Şartları uymayanlar servisler, taşımaktan men edilirdi. Eksiklikleri varsa tamamlatılırdı. Aracın modeli, belgeleri, muayenesi, durumu, fazla öğrenci alıp almadığı, öğrencileri zamanında getirip getirmediği, öğrencilerin güvenliğinin sağlanıp sağlanmadığı vb. her husus tek tek incelenirdi.
Bazen ihalede bir hat’a talip çıkmamaktadır. Öğrenciler mağdur olmasın diye o köyün minibüsüne mecburen verilmektedir. Bu ve benzeri nedenlerden ötürü uygun olmayan servisler hatlarda tehlike saçabilmektedir. Ne olursa olsun, öğrenci sağlığına uygun olmayan, tehlike arz eden araçlar hatlara konulmamalıdır.
Bazen de ihaleye uygun bir araçla girilip, farklı fakat uygun olmayan araçlarla taşıma yapılabilmektedir. Bu durumu, taşımanın yapıldığı okul idaresi her gün denetlemelidir.
2000’ li yıllarda bir servis hattını, “şartnameye uygun değil” diye şikâyet etmişlerdi. Müfettiş olarak incelemeye gittim. Gerekli tespitleri şoför ve okul Müdürüyle birlikte yaptık.
Şikâyet eden haklıydı. Durumu Milli Eğitim Müdürümüze rapor ettim. İhaleyi veren şefi çağırttı. Gerçeği anlattığında, “müfettiş bey yanlışınız var, biz asla mevzuata aykırı hat vermeyiz” dedi. Bunun üzerine birlikte ilgili okula gittik. Şikâyetçinin ve tespitlerimin doğru olduğunu görünce hayretler içinde kaldı. Bu hattı iptal ettiler.
Çocuklarımız her şeyimiz, canımız ciğerimiz, geleceğimiz. Bütün çabamız onların sağlığı, rahatı ve güvenliği için olmalı.
Afyonkarahisar da kaza geçiren araçta bulunan öğrenciler ve öğrenci velilerinin beyanlarına göre, zaten kaza geliyorum diyormuş. Öğrenci koltuk kemerleri yokmuş, şoför kemer bağlamıyormuş, olması gerekenden çok hızlı sürüyormuş, araçta hostes yokmuş, şoförü birkaç kez uyarmışlar vb. Yani bu servisin, mevzuata uymadığı halde hatta koyulduğu belli. Eğer denetim olsaydı zamanında önlenebilirdi. Bu elim olaylar da yaşanmazdı. Ateş düştüğü yeri yakıyor maalesef.
“Taşımalı Eğitim” ülkemizin bir gerçeği, yapılması gerekir. Öğrencilerimizin daha modern araç gereçlerle donatılmış müstakil sınıflarda okuması elbette çok güzel. Fakat taşınacak köylerin ve taşma merkezlerinin tespiti çok iyi yapılmalıdır. Ayrıca:
1.Taşınacak hattın yolları tehlikeden uzak, bakımlı ve araç trafiğine uygun olmalıdır.
2.Hangi hatta hangi aracın kaç öğrenci taşıyacağı ihalede tespit edilmektedir. Bu araç şoförü, ayakta kalan öğrenci kesinlikle almamalıdır.
3.Öğrencilerin alınacağı noktalara; uygun, sağlıklı, korunaklı ve bakımlı duraklar yapılmalı, sık sık bu duraklar kontrol edilerek eksiklikleri anında giderilmelidir.
4.Servis şoförleri, dikkat edecekleri hususlar hakkında önceden kursa alınmalıdır. Bu kuralların uygulanıp uygulanmadığı, her gün farklı şekilde denetlenmelidir. (Kemer, hız, hatta geç çıkarak geç kalma, trafik kuralları, yardımcı personel vb. hususlar)
5. Taşınan öğrenciler, taşıma merkezlerinde, uygun ortamlarda, sağlıklı şekilde beslenmeye tabi tutulmalıdır. Mümkünse kumanya yerine sıcak yemek çıkarılmalıdır.
6. Hava şartları gözetilerek(karda, yağmurda, fırtınada vb.)öğrenciler yollarda mağdur edilmemeli, tehlikeye atılmamalıdır.
7. Mümkün olduğu kadar; anasınıfı ve 1.2.3. sınıflar taşınmamalıdır.
8. Taşımaya uygun olmadığı, ya da taşıma uygunluğunu sonradan kaybetmiş araç tespit edildiğinde, yetkili makamlara anında bildirilerek gerekli önlemler anında alınmalıdır.
Keşke her çocuk, en yakınındaki okulda ve çok iyi şartlarda okuyabilse. Bu her zaman mümkün olmamaktadır. Öyleyse yetkili makamlar, çocuklarımızın okuduğu ve bulunduğu ortamları iyileştirmeli, biricik öğrencilerimizi de koruyup kollamalıdır. O nedenle eğitime yapılan yatırımlar boşa gitmez. Yarınımızı hep beraber dizayn etmeliyiz.
Çocuklarımız her şeyin en güzeline layık. Bu güzellikleri onlara sağlarsak mutluluğumuza da katkıda bulunmuş oluruz.
Tüm öğrencilerimize ve öğretmenlerimize; sağlıklı, güvenilir, huzurlu ortamlarda, sevgiye dayalı, verimli ve kesintisiz bir eğitim öğretim yılı diliyorum efendim.
Sevgiyle kalın….