Batıda fanatizm, Türkçede bağnazlık olarak ifade edilen taassup, Arapça bir kelime olup, anlam genişlemesi ile bugünkü karşılığını bulmuştur.
Tarih, yaşanan olumsuzlukların genelde taassup kaynaklı olduğunu anlatır. Tüm savaşların kaynağı ego bulamacına batırılmış taassuptur.
Mutaassıp, gerçeği, yani var olanı değil, baktığında görmek istediğini görür. Söylenen sözdeki anlamı dikkate almaz, kendi aklından geçen anlamı koyar gerçek anlamının yerine… Kısaca taassup, beyaza siyah, siyaha beyaz deme hadsizliğidir.
İnsanın düşünme yeteneğini öldüren taassup, insanlığın düşmanıdır.
İnsanı insan kimliğinden çıkaran ve başka bir mahlukata dönüştüren taassubu hayatımızdan çıkarmadıkça gerçekleri görmemiz mümkün değildir.
Taassup genelde dinsel bir kavram gibi algılanır. Yanlıştır…
Zamanımızın en önemli taassup alanı din olsa da, her türlü fikrin ve ideolojinin mutaassıplarının varlığı, taassup kavramının genişlemesinin bir sonucudur.
TAASSUP, KÖRLÜKTÜR… AKLIN-VİCDANIN-İRFANIN, İNSAN İRADESİ İLE KÖR EDİLMESİDİR!