Akrabalar arası ilişkiler konusu İslam'da, "sıla-i rahim" kavramıyla ifade edilir. Hem Kur’an-ı Kerimde ve hem de hadis-i şeriflerde bu konu üzerinde önemle durulur.
Peygamberimiz “Allah’a ve Ahiret gününe iman eden kimse akrabasını gözetsin” buyuruyor.
Bu husus yüce Kur’an’da da şöyle ifade edilmektedir: “Onlar, Allah’ın korunmasını emrettiği bağları (iman, akrabalık, beşerî ve ahlâkî bütün ilişkileri) koparan ve yeryüzünde bozgunculuk yapan kimselerdir. İşte onlar ziyana uğrayanların ta kendileridir (Bakara. 27).
Bu konuda bilim ne diyor?
Akrabalarla özellikle ana babayla sıcak ilişkiler kurmanın sağlığımıza ve mutluluğumuza olumlu etkisinden, birçok bilimsel kitapta bahsedilmektedir. Ana babayla iyi geçinmek, sadece içsel huzurumuzu artırmakla kalmaz. Aynı zamanda bu uyumun bir sonraki nesillere aktarılmasını da sağlar. Ana babamıza karşı yumuşak davranarak nesilden nesile aktarılan travmalardan ve acılardan kurtulmuş oluruz.
Bilinçaltımız, sadece travmatik anıları değil aynı zamanda atalarımızın çözümlenmemiş travmatik deneyimlerini de içinde tutar. Bu ortak bilinçaltında, atalarımızın birinin anısının kalıntılarını yeniden yaşarız ve kendimizinmiş gibi ifade ederiz. Atalarımızın yaşadığı bize ait olmayan acıların taşıyıcısı olabiliriz. Demek ki çektiğimiz pek çok travma ailemizden bize kalıtsal olarak geçmektedir. Yani her acı bizimle başlamıyor, bizden iki nesil önce başlayabiliyor. Bunların farkına varabilmemiz için akrabalarımızla yakın ilişkiler içinde olmamız gerekir.
Akrabalarımızla, ana babamızla sıcak ilişkiler içinde iletişim kurmamız, sağlık, ilişki ve üretkenlik anlamında olumlu sonuçlar doğurmaktadır.
İşte dinin söyledikleri, işte bilimin söyledikleri…
Kaynak: Mark Wolynn, Seninle Başlamadı. İstanbul, 2020, 70 ve 131