Atinalı Filozof Salon’a sormuşlar: “Genç kalmanın sırrı, hikmeti nedir?”
Filozof, “Her gün yeni bir şey öğrenmek” cevabını vermiş.
Hiçbir şey öğrenmeden günlerini geçiren kişi, kurumuş ağaç gibi, tepeden ölmeye başlar. Her gün yeni bir şey öğrenen, geriye doğru değil ileriye doğru bakar ve hayatını mümkün olduğu kadar değişiklikler içinde geçirir. Monotonluk ve ilgisizlik ihtiyarlığın büyük davetçileridir.
Şehirlerde ilgi çekici çeşitli değişiklikler içinde yaşayan kadınlar, kırlarda yalnız yaşayan ve dar çevrelerinin dışındaki şeylere ilgi göstermeyen kadınlara oranla, genel bakımdan daha uzun bir gençlik geçiriyorlar. Çiftçiler, daha temiz havada ve daha sağlıklı şartlar altında yaşadıkları halde, düşünceleriyle çalışanlardan daha kısa ömürlü oluyorlar( Orison Marden, Her İnsan Hükümdardır, s. 117).
İhtiyarlığın en büyük öldürücü işaretleri, bencillik, hoşgörüsüzlük ve hareketsizliktir. Bunlara karşı sevgi, hoşgörü ve ileriye doğru atılan adımlar da üç savunma silahımızdır.
Yaklaşık 700 yıl önce Yunus Emre (1238 - 1321) ne güzel vurgulamıştır: “Her dem yeniden doğarız, bizden kim usanası. ”