1820’li yıllarda Osmanlı ihraç mallarının yabancı tüccarlar tarafından ucuza kapatılmasını önlemek ve iktisâdî kalkınmayı gerçekleştirmek için Sultan İkinci Mahmud Han, Yed-i Vâhid Himâye Usulü adı verilen bir sistemi yürürlüğe koydu. Bu sistem sebebiyle çıkarları zedelenen İngilizler, Osmanlı Devleti’nin 1828 – 1829 Osmanlı – Rusya Savaşı’na girmesini sağladılar.
Bu arada, zayıf karakterli bir kişi olan Mustafa Reşid Paşa, Londra elçiliğine gönderildi. Paşa, bu görevi sırasında, Osmanlı Devleti’ni düze çıkarma çalışmalarını İngilizlerle ortaklaşa yaptı. Dönüşünde Paşa, Dışişleri Bakanı oldu. 1838 yılında İngilizlerle Baltalimanı Antlaşması’nı hazırladı. Bu Antlaşma; Türk ekonomisinin, daha sonra da Osmanlı Devleti’nin yıkılışını hazırladı. Anlaşma, özetle aşağıdaki hükümleri ihtiva ediyordu:
1- Anlaşma hükümleri, her iki devlet var olduğu sürece yürürlükte kalacaktır.
2- Kapitülasyonlar devam edecek, bu antlaşma ile yeni imtiyazlar ilâve edilecektir.
3- Osmanlı topraklarının her tarafında İngiliz tüccarları ve ortakları, her çeşit mal ve eşyayı serbestçe alıp satabileceklerdir.
4- Yed-i Vâhid Usulü, yürürlükten kaldırılacaktır.
5- Altın satımı için belge istenmeyecek, isteyen Osmanlı devlet adamı olursa, uğranılacak zararı ödemeye mahkûm edilecektir.
6- İngiliz tüccar ve ortakları, en imtiyazlı Türk tüccarlarından daha fazla vergi vermeyecektir.
7- Türk ihraç mallarından, ihraç esnasında toplam % 12 vergi alınacaktır.
8- İngiliz tüccarlarının Türkiye’ye mal ithalinde ise yekûn % 5 ithalât vergisi alınacaktır.
9- Osmanlı Devleti bu şartlara kesinlikle uyacaktır.
10- İngiliz tüccarlar, yalnız İngiliz malı değil, her türlü devletin malını, Osmanlı ülkesinde, istedikleri yerde serbest olarak satabileceklerdir.
Yüzde yüz İngiliz hizmetkârlığı demek olan bu antlaşma ile Osmanlı ekonomisi çöktü, Osmanlı Devleti’nde de çöküş dönemi başladı.