Korona vebası hayatımızı değiştirdi. 11 Mart 2020 yeni bir milat oldu. Aklımıza gelmeyenler başınıza geldi. Dünyada mahşer gününü yaşadık. Birbirimizden kaçarak evlere kapandık, bayram coşkularını birlikte yaşayamadık. Ramazan kültürüne hasret kaldık. Camilerde Cuma namazı kılınamadı. Ata ve dedeleri bile ziyaret edemedik. Hep birlikte tarihe canlı şahitlik ettik. Çok acı olaylar gördük ve yaşadık. Camiler nihayet 11 hafta sonra açıldı. 29 Mayıs 2020’de Cuma namazını kılabildik. Camilerimiz, cami kültürü ile yapılmadığı için birçok caminin, maalesef Cuma namazı kılınacak bahçesi ve avlusu olmadığı için Cuma namazı kılınamadı meydanlarda ve okul bahçelerinde Cuma namazı kılındı.
Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu olan Gebze’de 550 yıl önce yapılan Çoban Mustafa Paşa Camisi gibi başka bir camimiz olmadığı için cemaat, Çoban Mustafa Paşa Cami’si bahçesi ve meydanda toplandı.
Keşke her mahalleye birçok cami yapmak yerine geniş bahçesi, kültür merkezi, kütüphanesi olan tek bir cami yapılsaydı. Gebze İlyas Bey Camisi inşaatı başlarken caminin küçük bahçesinin geniş tutulması için yazılar yazmış, tarihi minarenin yıkılmasına karşı çıkmıştık. Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, geçtiğimiz günlerde İlyas Bey Camisi’nde Gebze Fatihi İlyas Bey’i anma toplantısında, ‘Koruma Kurulu olarak minarenin korunması yolundaki kararımız mahkeme kararı ile iptal edilerek minare yıkıldı’ açıklaması yaptı.
Korona vebası bize cami inşaatları ile ilgili ders ve ibret verdi. Bundan sonra tıpkı 550 yıl önce yapılmış, bahçesi geniş, yeşil alanlı camiler yapılır. Camiler şehirlerin ve medeniyetimizin merkezidir…
Kültürümüzün Merkezi Camiler Korona vebası her şeyi değiştirdi. Cami ve Cuma’ya hasret kaldık. Cuma, camii ve duaya hasret kaldık. Camii şehirlerin merkezidir. Cami, Cuma, cemaat ve toplanmaktır. 29 Mayıs 2020’de Cuma namazı kıldık. Cuma Müslümanın bayramıdır. Cuma, Camii ve duadır. Cuma rahmet ve berekettir. Cuma, ilim, İrfan ve bilgidir. Cuma, tarih, kültür ve sanattır. Cuma, mahalle ve köylerimizde yaşayan akraba ve komşuların bir araya gelerek birbirlerinden haberdar olmaları demektir. Korona vebası salgını dolayısı ile 10 cumadır camiler ibadete kapalı. Cuma, teravih, vakit, bayram ve cenaze namazları kılamamanın üzüntüsü içindeyiz. Görünmez düşman korona vebasına karşı tüm insanlık savaş veriyor. Devlet ve millet olarak seferberlik ilan ettik. Çok başarılı destansı bir savaş verdik, kazanmak üzereyiz ve inşallah kazanacağız. Dünyanın süper güçleri dökülüyor, dünyaya meydan okuyan devletler görünmez düşman karşısında acziyet içinde, on binlerce insanı ölen Amerika’nın içinde bulunduğu durum ortada. Rusya pes etmek üzere. Çin suçluluk psikolojisi içinde ne yapacağını bilmiyor. Avrupa darmadağın. İngiltere ölüm kalım mücadelesi veriyor. İsrail havlu attı. İslam ülkelerinin hali ibretlik. İnsanlık keşke bu olaydan ders ve ibret alsa. Zaman dua zamanı. Camiler, cemaat ve duaya hasret kaldık. Ramazan ayı, Kadir Gecesi ve bayramı hüzünlü ve buruk idrak ettik. Korona günleri ile ilgili çok acı ve üzücü olaylar yaşadık. Yakınlarımız, dost ve akrabalarımızı kaybettik. Korona vebası günlerinde yaşadıklarımızı yazalım, gelecek kuşakların ders ve ibret almasını sağlayalım. Mübarek günler hürmetine Allah cc dünyamız ve insanlığı beterinden korusun. Sizleri 11 hafta sonra ilk Cuma namazı kıldığımız 29 Mayıs 2020 Cuma günü, ünlü şairlerimizin cami ve dua üzerine yazdıkları şiirlerle baş başa bırakıyorum. Bu günler geçecek… Gelecek güzel günler yakında gelecek. Gelecekten umutluyuz…
Dua Biz, kısık sesleriz... minareleri, Sen, ezansız bırakma Allahım! Ya çağır şurda bal yapanlarını, Ya kovansız bırakma Allahım! Mahyasızdır minareler... göğü de, Kehkeşansız bırakma Allahım! Müslümanlıkla yoğrulan yurdu, Müslümansız bırakma Allahım! Bize güç ver... cihad meydanını, Pehlivansız bırakma Allahım! Kahraman bekleyen yığınlarını, Kahramansız bırakma Allah'ım! Bilelim hasma karşı koymasını, Bizi cansız bırakma Allah'ım! Yarının yollarında yılları da, Ramazansız bırakma Allah'ım! Ya dağıt kimsesiz kalan sürünü, Ya çobansız bırakma Allah'ım! Bizi sen sevgisiz, susuz, havasız; Ve vatansız bırakma Allah'ım! Müslümanlıkla yoğrulan yurdu, Müslümansız bırakma Allah'ım! Arif Nihat Asya
Fatih Camii Görünce geldi çocukluk zamanlanın ya da... Neler düşündüm o sa'atte bilseniz orada! Sekiz yaşında kadardım. Babam gelir: "Bu gece, Sizinle cami' e gitsek çocuklar erkence. Giderseniz gelin amma namazda uslu durun, Meramınız yaramazlıksa işte ev, oturun! " Deyip alırdı beraber benimle kardeşimi. Namaza durdu mu, haliyle koyverir peşimi, Dalar giderdi. Ben artık kalınca azade, Ne aşıkane koşardım hasırlar üstünde! Hayal otuz sene evvelki hali pişimden Geçirdi, başladım artık yanımda görmeye ben: · Beyaz sarıklı, temiz, yaşça elli beş ancak; Mehmet Akif
Cuma Bir inci gerdanlık dumanları içinde kapkara Anlamağa başladığı ağır ve çekilmez kelimeler içinde dağ Senin resmin ince gerdanlığın siyah parlaklığı içinde ışıklı Işıklı ışıksız yandan ve önden ışıksız arkadan ve içten ışıklı Onlara anlat ki insan kelimelerden ve şiirden yaratılmadı Tüyler içinde gelen yeni dünya Bir sandalye kadar hür olduğu gün Sen cuma gününün hürriyet kadar kutsal olduğunu onlara anlat Sezai Karakoç
Evet bu güzel şiirleri yazan şairlerimizden ebediyete intikal edenleri rahmetle anıyor hayatta olanlara koronasız sağlıklı günler diliyoruz.