Cumhuriyeti kuran iradenin önemli hedeflerinden biri ülkeyi Demirağlarla örmekti.
Genç, dinamik ve inançlı kadrolar o günün imkânsızlıkları içerisinde az zamanda 3200 km demiryolu yaparak idealist yöneticilerle nelerin başarılacağını dünyaya duyurmuştu.
Anadolu’ya örülen bu Demirağlar 1939 yılında Erzurum’a ulaşarak tarihi İpek Yolu’nun seyrini değiştirmişti.
Bir zamanların tartışılmaz ulaşım aracı olan trenin çekiciliği, devletin karayollarına ağırlık vermesiyle azalmış, havayollarının devreye girmesiyle birlikte kara tren için kara günler başlamıştı.
Ulaşım ihtiyacının artması, beraberinde hızlı, güvenilir, konforlu ve ekonomik bir ulaşım aracına ihtiyacı ortaya çıkarmış, gelişmiş ülkeler demiryollarını revize edip, tren hızını yükselterek bu ihtiyacı karşılamışlar dolayısıyla dünyada demiryollarının önemi artmış ve kara trenin kara günleri sona ermiştir.
Demiryollarındaki bu gelişmeleri yakından takip eden Erzurum’un en büyük sivil toplum kuruluşu Er-Vak, 2011 yılında yapmış olduğu Sultan Sekisi Toplantısı’yla bu konuyu “İpek Yolunda Demiryolu” isimli projeyle ülke gündemine taşımış, Erzurum’un Tiflis -Bakü ve Tebriz- Tahran üzerinden Asya’ya ulaşabileceğini ifade etmişti.
Demiryollarının hızlı ve yüksek hızlı trenle birlikte önem kazanması, beraberinde yeni projelerin hazırlanmasını gündeme getirmiş, bu çalışmalar neticesinde Ankara-Eskişehir, Ankara-Konya arasında hızlı tren projesi hayata geçmiş, yetkililer tarafından Ankara-Erzurum hattında da hızlı tren uygulamasına geçileceği duyurulmuştu.
Bilindiği üzere Erzurum, coğrafi şartları zor ve ekonomik sıkıntıları olan bir şehirdir. Üniversite öğrenci potansiyeli, doğunun merkezi olması konumu ve diğer illere olan uzaklığından dolayı Erzurum’un ulaşım sorunlarının asgariye indirilmesi gerekmektedir.
Son günlerde hava yollarındaki pahalı tarifeler ve uçak seferlerinin azalması, Erzurum’un ulaşım konusundaki sıkıntılarının demiryolları ile aşılabileceğini göstermektedir.
Erzurum için hayati öneme sahip olan bu konunun yetkililer tarafından dile getirilmediği “Gözden uzak olan, gönülden uzak olur” sözünü hatırlatmaktadır.
Eskişehir- Kütahya- Afyonkarahisar ile Isparta -Burdur-Antalya arsındaki yüksek hızlı tren hattının belirlenmesine rağmen Erzurum’la ilgili bir çalışmanın duyurulmaması, doğunun makûs talihiyle alakalı mı diye endişe duymaktayız.
Halkalı –Kapıkule arasındaki demiryolu temelinin atılması Londra –Çin arası “Demir İpek Yolu” projesinin geleceği için ümit vermektedir.
Avrupa- Asya bağlantılı bu projenin en önemli kavşaklarından biri şüphesiz Erzurum’dur.
Sivas Kongresi’nin 100. Yıl etkinliklerine katılan Sn. Cumhurbaşkanının, Ankara-Sivas arası yüksek hızlı tren projesinin Ramazan ayına kalmadan bitirileceğinin müjdesini vermesi konuyla ilgili beklentimizi artırmıştır. Erzurum için böyle bir açıklamayı yakın zamanda duymak istediğimizi belirtirken, siyasetin ve Erzurum kamuoyunun bu konuyu sahiplenmesini ve gündemde tutmasını beklemekteyiz.