Oğuz ÇETİNOĞLU

Ekonomist, Araştırmacı-Yazar

ocetinoglu1@gmail.com

Gök Okulu

Türkiye’de havacılık eğitimi veren ilk eğitim kurumu, 07 Temmuz 1941 târihinde, Gök Okulu adı ile İstanbul’un Yeşilköy semtinde açıldı.

Bazı kaynaklarda Yeşilköy Tayyare Mektebi olarak anılan Gök Okulu, vatansever Türk müteşebbisi Nuri Demirağ’ın, tayyare fabrikası kurması fikri ile birlikte gelişti.

Nuri Demirağ, ‘Göklerine hâkim olamayan milletler, yerlerde sürünmeye, yerin dibinde çürümeye mahkûmdur.’ Diyerek önüne çıkan fırsatları değerlendirdi ve yanına aldığı mühendis ve teknisyenlerle seyahatlere çıkarak incelemelerde bulunmaya başladı. Almanya, Çekoslovakya ve İngiltere'deki uçak fabrikalarını gezdi.

1936 yılında havacılık sanayinin ilk temellerini atmaya başladı. İlk iş olarak 10 yıllık devreyi kapsayan bir plan - program hazırlattı. Bu program gereği, bir Çekoslovak firması ile anlaşarak, Beşiktaş Barbaros Hayrettin Paşa İskelesinin yanında, bugün Deniz Müzesi olarak kullanılan, o zamana göre modern bir bina yaptırdı ve burada Tayyare Etüt Atölyesini kurdu. Bu tayyare atölyesi kısa sürede dev bir fabrika hâline geldi.

Yeşilköy'de Elmas Paşa çiftliğini tayyare meydanı yapmak için satın aldı. 1000 X 1300 metre boyutlarında bir tayyare alanı yaptırdı. Bunun bir örneği de, o sıralar Avrupa'nın en modern havaalanı olan Amsterdam'da vardı. Bu sahanın üzerine bir de, Gök Okulu, uçak tâmir atölyesi ve hangarlar yapıldı. Bu tesisleri yaptıran Nuri Demirağ, ‘Türk'ün yaptığı uçakları elbette Türkiye'de yetişen pilotlar uçuracaktır.’ Düşüncesiyle hareket ediyordu. Bu yüzden havacılık üzerine eğitim verecek 150 yataklı bir yurdu da bulunan Gök 0kulu'na, üniversitede okuyan veya mezun olmuş öğrenciler alındı. Uçuş eğitiminin yanı sıra uçağın teknik yapısıyla ilgili eğitimler de verilerek pilot yetiştirildi.

1937–1938 yılı içinde Türk Hava Kurumu, Beşiktaş’taki fabrikaya 10 okul uçağı ve 65 planör siparişinde bulundu. Planörler zamanında teslim edildi. İstanbul fabrikalarında yapılan ilk yerli Türk uçağı, 1941 yılı ağustosunda, Nuri Demirağ’ın doğduğu yer olan Sivas’ın Divriği ilçesine kadar uçarak gidip gelmişti. Halkı da heyecanlandıran bu tür gösterilerin faydalı olduğunu düşünen Nuri Demirağ, Eylül ayında 12 uçaklık bir filoyu, Bursa, Kütahya, Eskişehir, Ankara, Konya, Adana, Elazığ ve Malatya rotasında uçurarak halka kendi tayyarelerimizle göklerimizi kendimizin koruyabileceğini göstermek ve onlara inanç vermek istemiştir.

Bu dönemde Selahaddin Alan’ın Eskişehir'de ilk örneğini yaptığı, NuD-36 rumuzuyla 24 adet uçak imal edildi. 1938 yılında, Alman uzmanların da yardımıyla, NuD-38 rumuzlu, çift motorlu ve madenî gövdeli, 6 kişilik yolcu uçağının tasarımına başlandı.

NuD-38 tipi yolcu uçağı, tamamen Türk mühendis ve işçilerinin ortaya çıkardıkları Türk tipi bir uçaktır. 6 kişilik yolcu uçağının çift pilot kumandası bulunmaktadır. Saatte 325 kilometre hız yapabilmekte ve 1000 km uçabilmektedir. Türk Hava Kurumu, Nuri Demirağ’ın fabrikalarına sipariş vermiş olduğu bu uçakları almaktan vazgeçti.

Nuri Demirağ’ın uçak fabrikası da, Gök Okulu olarak anılan Yeşilköy Tayyare Mektebi de verilen uçak siparişlerinin iptal edilmesi üzerine kapandı. 

 (MEHMET ŞADİ POLAT’ın Önce Vatan Gazetesi’nde yayınlanan MAZİ VE BUGÜN genel başlıklı makalesinden faydalanılmıştır.)