Dış politikamızı özetleyen, slogan şeklindeki şu iki cümle, sık sık kullanılır. Birincisi: ‘ Yurtta sulh, cihanda sulh ’ İkincisi: ‘ Bizim, kimsenin toprağında gözümüz yoktur. Başkalarının da toprağımızda gözünün olmamasını arzu ederiz’
Kültür, bir milleti, diğer milletlerden ayıran özelliklerin toplamıdır. Bu toplam içerisinde en önemli iki unsurdan biri din ise, diğeri dildir. Türk milleti tarihte; vatanını, bayrağını ve hatt a d inini değiştirmiş, dilini asl a d eğiştirmemiştir.
Türkiye’nin Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) organizasyonuna üye olmak istediğine dair başvurusu ile ilgili görüşmeler 28 Eylül 1959 tarihinde başladı.
Eskiler ‘ Âdab-ı Muaşeret Kaideleri ’ diyorlardı. Günümüzde ‘ Görgü Kuralları ’ olarak anılıyor. İsmi ne olursa olsun bu kavram, bir arada yaşayan toplum fertlerinin daha rahat, daha huzurlu ve zevkli yaşamalarını sağlamak maksadına yöneliktir.
Geçen yıl, internet sitelerinden birinde, Dr. unvanlı bir hanımefendi, aşağıdaki yazıyı yayınladı. Mevzu ile alakalı olarak kendisine sorduğum soruları cevaplandırmadı. Yazıda ileri sürülen iddialar, günün moda tâbiriyle bilgi kirliliğine sebebiyet vermiştir. Dr. Unvanına bakıp da doğru bilgiler verildiğini zannedenlere, meselenin doğrusunu yazmanın vazife olduğunu düşünüyorum. Yazısı, (imla hatâları ve dilbilgisi yanlışlarına ilişilmeksizin) aşağıya alınmıştır. İyi okumalar efendim.
Her ne kadar kültürümüze girmiş, dilimize yerleşmiş iseler de ‘ mit ’ ve ‘ mitoloji ’, bize ait kelime ve kavramlar değildir. Bizim halk hikâyelerimiz, efsânelerimiz ve destanlarımız var.
Ücret alınır, eşya alınır, gıda maddesi alınır. Lokantada veya evde yemek alınmaz, yemek yenilir.
Ev alma, komşu al! özdeyişini prensip hâline getirmiş bir kültürün mensuplarıyız. ‘ Komşuyuz fakat akraba gibiyiz .’ Sözünü sık sık duyarız. Günümüzde geçerliliği kalmamış bir sözümüz vardı: ‘ Komşu, komşunun külüne muhtaçtır .’ Denilirdi.
Bir Kurban Bayramı’nı daha idrak ediyoruz. Şükürler olsun! Daha nice bayramlara; sevdiklerimiz ve sevenlerimizle, sağlık ve mutluluk içerisinde ulaşmayı Cenab-ı Allah hepimize nasip eder inşallah.
Nikâh, İslam hukukuna göre; bir erkekle bir bayanın, birlikte yaşamalarına ve karşılıklı yardımlaşmalarına imkân veren ve taraflara karşılıklı hak ve sorumluluklar yükleyen sözleşmedir.
Bütün dünya edebiyatlarında olduğu gibi Türk edebiyatının da ilk örnekleri destanlardır.
Bir milletin, milletler câmiasında mümtaz bir mevkiye sâhip olmasında, o milletin yetiştirdiği büyük ilim, fikir ve müsbet mânâda aksiyon adamlarının mühim bir yerinin olduğu muhakkaktır.
Fransızcada ve İngilizcede ‘ millet ’ kelimesinin karşılığı; ‘ nation ’, ‘ halk ’ kelimesinin karşılığı; Fransızcada; ‘ peuple ’, İngilizcede ise bir harf değişimi ile ‘ people ’dir.
Avrupa Parlamentosu (AP), Mersin ilimiz sınırları içindeki Akkuyu Nükleer Enerji Santralı (NES) inşaatının durdurulması gerektiğine dâir çok saçma karar almış. Gereği yapılmaz ise, Avrupa Birliği (AB), Türkiye ile alakalı olarak devam eden müzâkereleri askıya alınmalıymış…
Toplumda lider olmuş insanlara bir bakınız: Onlar; kelime hazinesi zengin, düzgün ve güzel konuşan kişilerdir. İnsanın düşünme derinliği ve düşüncelerini karşısındakine anlatabilme yeteneği, kelime hazinesi ile genişler.
Bütün ikazlara rağmen bu bayram da karayollarında ölümlü ve kanlı günler yaşandı. 2017 yılının Ramazan Bayramı trafik bilançosu: 67 öldü, 407 yaralı.
‘Muhakkak ki Allah; iyiliği, akrabaya yardımı emreder. Çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.’ (1)
Ramazan ayının kudsiyet ve bereketini bildiren şu uzun hadis-i şerifin her bir cümlesi, bizlere ebediyetten müjdeler vermekte, Cennet nimetleri gibi gönlümüzü ferahlandırmaktadır.
Güzel Türkçemiz, kelime yapısı ve hazinesi, cümle kuruluşu ve alfabesi yüzyıldır çok ağır tahribata mâruz bırakılmıştır. İç ve dış tahrip güçleri, milletimizin diline bağlılığına inat, bozarak değiştirmek için bütün gücüyle çalışmaktadır.