Ülkede yaşanan şiddet görüntüleri, can güvenliği sorunu, asayiş eksikliği, adalet mekanizmasının yetersizliği, gelir dağılımındaki eşitsizlik, bireysel silahlanma, uyuşturucu kullanma yaygınlığı, dijital kumar tutkunluğu ve çeteleşmeler gibi olumsuzluklar toplum olarak hepimizi kaygılandırıyor.
Anadolu’nun muhtelif yörelerinde o coğrafyanın iklim şartlarına ve özelliklerine göre giysiler kullanılmaktadır.
Fizik, kimya, edebiyat, barış, fizyoloji ve tıp alanında en iyilerin seçildiği Nobel Ödülü’nün ekonomi dalındaki sahibi Ermeni kökenli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Prof. Dr. Daron Acemoğlu oldu. Orhan Pamuk ve Aziz Sancar’dan sonra Türk vatandaşlarının kazandığı üçüncü ödülü Prof. Dr. Daron Acemoğlu’nun kazanması gururumuzu okşarken bir takım ön yargıları da göz önüne serdi.
Cumhuriyet öncesinde İstanbul’un içme suyu işleri, verilen imtiyazlar ile yabancı şirketler tarafından yapılmaktaydı. O yıllarda ülkede, rüşvet, irtikâp almış başını gidiyordu.
Yarım asır önceydi. Henüz 1980 ihtilali üzerimize çökmemişti. İdealist üniversite öğrencileriydik. Yoluna baş koyduğumuz ve adına “Dava” dediğimiz bir düşünce dünyasının içindeydik. Hayallerimiz Tanrı Dağı kadardı. Bize göre ülkemiz tehdit altındaydı ve Sovyet Rusya her an ülkemizi işgal edecekti.
Değerler, toplumun genetik kodları hükmündedir. Bir nevi şifre niteliğinde olan değerlerin yozlaştırılması, hafife alınması ve içinin boşaltılması kültürel erozyonun somut göstergesidir.
Ülkemiz, artık namuslu vatandaşın kendini huzur ve güvende hissedeceği iklimden süratle uzaklaşmaktadır.
Erzurum, Osmanlı döneminde yapılmış tabyalarıyla meşhur bir şehirdir.
Çocuklarımıza isim koyarken üzerinde titizlikle durduğumuz birtakım kriterleri süzgeçten geçiririz. İnançlarımızdan, geçmişimizden, kültürümüzden esinlenerek verdiğimiz isimlerin bazıları, kişinin şahsiyetiyle uyum gösterir ve referans olarak alınan isimlerin özelliklerinden bir kısmını hatırlatır.
Erzurum, ata yurttan ana yurda taşınan âşıklık geleneğinin hayat bulduğu önemli şehirlerden biridir. Saz ve sözleri ile insanlığa mesajlar vermiş Erzurumlu âşıklardan biri de Âşık Erbabi’dir.
Din Tüccarları UMRE GEZİLERİNİZİ İPTAL EDİN! Türkiye Yazarlar Birliği Şeref Başkanı D. Mehmet Doğan tarihi bir çağrıda bulundu. Doğan, “Ey Diyanet, ey turizm şirketleri kâr için, menfaat için, seyahat için umre propagandası yapmaktan vazgeçin. Ey cami imamları! On kişi tavlayıp harcırah alarak umreye gideceğiz diye dininizi ayaklar altına almayın! Bu devirde umreye gitmek değil, gidecekken gitmemek sevaptır!” dedi.
Kıbrıs Barış Harekâtı’nın üzerinden tam yarım asır geçti. Tarihimizin önemli olaylarından biri olan Kıbrıs Barış Harekâtı’nın yapıldığı günlerde, ülkede yaşanan olağanüstü durumu, coşkuyu ve heyecanı bugünkü nesillerin kavrayabilmeleri, elbette ki tarih kitaplarıyla sınırlıdır.
Rektörü lise mezunu olan, 168 ülkede 4000 öğrencisi bulunan ve 4.000 Euro karşılığı sahte diploma dağıtan Yeni Pazar Üniversitesi’nin ipliği pazara çıkmış.
Avrupa Futbol Şampiyonası maçlarını zevkle izliyoruz. Maça çıkan Hıristiyan futbolcular Haç işareti yapıp toprağı öpüyorlar veya gol attıkları zaman istavroz çıkarıyorlar.
Kaldığımız kampa geri dönüp geceyi geçirdikten sonra Çarşamba sabahı erkenden uyandık. Eşim Hülya Hanımefendi’nin yapmış olduğu Erzurum kete ve çörekleriyle kahvaltımıza takviye yaptık. Gece telefona bakarken, okuduğum “İş Sağlığı ve Güvenliği” bölümünden sınıfımı geçtiğimi öğrenince keyfim daha da artmıştı.
Pazar günü sabah kahvaltımızı ettikten sonra aracımıza binip 09. 00’ da Ulusal Tarih Müzesi’ne geldik. Müze, TİKA tarafından yapılmış. Müzenin bahçesinde metalden yapılmış büyük bir çan vardı. Girişin hemen sol tarafında Katar’a ait bir bölüm bulunuyordu.
Toplumların genetik kodları, tarih sahnesine çıkmış oldukları coğrafyalarda gizlidir. Bir nevi parmak izine benzeyen bu özellik, o toplumun kimliğini ifade etmektedir.
Sosyal hayatımızda yaşadığımız şiddet ve cinayet vakaları, sokak köpeklerinin uyutulmasıyla ilgili tartışmalar kadar gündemi işgal etmiyor.
Kurban Bayramı yaklaşıyor. Ekonomik krizin vurduğu Hayvan Pazarı’nda fiyatlar uçmuş gidiyor. Yüksek fiyatlar, düşük gelirliler için bayramın ezik geçeceğini gösteriyor.
Ülkeyi yönetmek üzere yola çıkan siyasi partiler arasındaki haklı rekabet ve ölçülü mücadele toplumun beklentisi ve demokrasinin gereğidir.