Çarpık mantıklarıyla ve kırpık bilgileriyle " kırpıntı bohçası "na benzeyen şahıslar var... Hem de kıyâmet gibi...
Yahyâ Kemal 'in dilinden düşürmediği " rind " kelimesi bana " Neyzen "i hatırlatır hep. Bundan tam 66 yıl evvel bugün ( 28.01.1953 ) dünyâmızdan ayrılan Neyzen Tevfik ...
Diyânet İşleri , 2008 yılında bir " hurâfe listesi " çıkarmıştı. Ayrıca bunu 56 sayfalık bir kitap hâlinde vatandaşlara sunmuştu:
Dili ağırlaşan Türkçe bir gün ağız dil vermez olacak. Ana dilimizin derdine dermân olmazsak -maazallah- dili boğazına akacak.
"VII. yüzyılda, Arap Yarımadasında Muhammet peygamber tarafından kurulan din ." Ne bu şimdi?
Bundan tam 90 yıl evvel bugünlerde bulunan hârikulâde bir ilâç sâyesinde milletimiz dermansız bir hastalıktan iyileşmeye başladı.
Temcit pilâvı gibi ısıtılıp ısıtılıp öne sürülen bir şey: Türkçe ezan ...
" TDK'nın Cumhûriyeti " diye başlık atacaktım, değiştirip "-nın" ekini attım. Çünkü şimdi bâzı okurlar "Bak şu adama!" diyecekler.
FETÖ ve PKK adına câsusluk yaptığı iddiâsıyla hakkında mahkemece 35 yıl hapis cezâsı istenen ABD’li Râhip Andrew Craig Brunson 'un tahliye edilmesi ülkemizde büyük yankılar uyandırdı.
"Kâmil bir muallimin koridordaki yürüyüşü bile derstir..." Bu güzel ve hikmetli sözü yeni Maârif Vekîli' miz Prof. Ziya Selçuk söylüyor.
Türkçe nin başına ge[tiri]lenler, pişmiş tavuğun başına ge[tiri]lmedi... Bu yüzden olacak ki, ben kendimi bildim bileli (en az kırk yıldan beri) Türkçe üstüne çok sert münâkaşalar gırla gidiyor.
Son 80 yıl içinde Türkçenin binlerce kelimesi bir entrikaya kurban gitti.
Selâmün aleyküm! Tanıdıklarımdan biriyle geçenlerde karşılaştık, adam bana üst perdeden " Selâm! " diye seslendi.
Tanrı selâmet versin (Yâni Allah selâmet versin), SÖZCÜ ’nün köşe muharriri Soner Yalçın “ Allah mı, Tanrı mı? ” diye başlamış; önce “ Tanrı ”yı bol bol alkışlamış, sonra da “ Allah ”ı epey taşlamış...
Ey Nâzım ! Moskova’yla yağlı ballı, şiiri hardallı, doktrini martavallı, dâvâsı zavallı Nâzım ...
Sen bundan tam elli beş (55) yıl önce bugünlerde (03 Haziran 1963) Moskova ’da öldün. ( Türkiye ’den son kaçış günün de 17 Haziran 1951 ...)
35 yıl önce bugünlerde (25 Mayıs 1983) ölen Sultânü'ş-Şuarâ Necip Fâzıl Kısakürek, Cumhûriyet devri Türkiye’sinde isminden, fikirlerinden, mücâdelelerinden, eserlerinden en çok söz ettiren kişilerden biriydi.
TDK 'yı bilirsiniz. Kendisi Öz Türkçe Mahallesi, Kararsız Kılavuz Bulvarı, Uydurukça Lügat Çıkmazı, Düşük Cümle Sitesi, Kurumlu Apartmanı, 1932 numara da oturur.
Kocaman eksiğimiz, âcil derdimiz, elzem ihtiyâcımız, acı mahrûmiyetimiz, büyüyen hasretimiz: insan. Doktor, mühendis, avukat, politikacı, hâkim, polis, asker... de lâzım. Fakat bize bunlardan önce “insan” lâzım...
Sabahattin Ali: Bürokraside aykırı, duyguda aşırı, fikirde haşarı, mantıkta akış yukarı, netîcede apayrı...