‘’15 yıl önce 1 Mayıs 2004 tarihinde Rum tarafının Kıbrıs sorunu çözülmeden ve üstelik de çözümüne bilerek ve isteyerek engel olduğu halde Avrupa Birliğine tek yanlı olarak üye yapılmasının ne kadar yanlış bir karar olduğunun aradan geçen bu kadar yılda çok daha net şekilde ortaya çıkmış, bu yanlış kararın bedelini esasen Kıbrıs Türk Halkının ödemiştir.
Milletler yaşadığı topraklarda öylesine önemli olaylarla, dönemlerle karşı karşıya kalırlar ki! Yaşadıkları her ne varsa; onların geleceklerini şekillendiren, yaşamlarına şekil veren değer yargılarını da test eder.
Mademki o tertemiz şaibesiz oylar görmezden gelindi. Sandığa yansıyan irade yok sayıldı, 23 Haziran’da İstanbul Belediye başkanlığı seçimi YSK’nın o malum gerekçesiyle yenilenecek dendi. Tamam, yine varız seçime. Seçimin yeni tarihi tatil zamanını gösterse de, İstanbullu gitmeyecek tatile. Demokrasinin üzerine çöken bu gölge mutlak surette silinecek.
İstanbul Belediye Başkanlığı seçiminin kazananı ama dün akşam bu hakkı YSK kararınca elinden alınan Sn. Ekrem İmamoğlu saat 22.30 da İstanbul Beylikdüzü’nde yapmış olduğu konuşmayı umudunuzu kaybetmeyin ‘’Her şey çok güzel olacak’’ cümlesiyle bitirdi.
Rum Ortodoks Kilisesinin Başpiskoposu Bay Hrisostomos, Paskalya Bayramı nedeniyle 21 Nisan 2019’da Kıbrıslı Rumlara hitaben yaptığı açıklamada:
“Bütün cihan bilmelidir ki artık bu devletin, bu milletin başında hiçbir kuvvet yoktur, hiçbir makam yoktur. Yalnız bir kuvvet vardır. O da millî egemenliktir. Yalnız bir makam vardır. O da milletin kalbi, vicdanı ve mevcudiyetidir.’’( Mustafa Kemal Atatürk.)
Kıbrıs konusuyla ilgili bugüne değin pek çok şey söylendi, yazıldı. Çözüm adına yapılan sonuçsuz görüşmeler yarım asrı çoktan aştı…
Her sabah uyanıp da sokağa çıktığınızda çevrenizden gelip geçen insanlarımızın yüzüne şöyle bir bakın!
Akdeniz’in orta yerinde bir ada adı Kıbrıs. Üzerinde kurulu iki devlet! Neredeyse yarım asır olacak! Kabul edilse de böyle, edilmese de…
31 Mart 2019 yerel seçimleri sona erdi… Bir iki istenmeyen olay dışında ülkemiz genelinde yoğun katılımlı güzel bir seçim oldu. Tüm dünyaya milletçe demokrasiye olan bağlılığımızı bir kere daha gösterdik.
Doğu Akdeniz’de ama özellikle Kıbrıs adasının çevresinde tespit edilen zengin doğalgaz ve petrol yatakları, hem Kıbrıs konusunun çözümüne yönelik adımları, hem de bölgenin zengin enerji yataklarına hâkim olma yarışının önemini biraz daha arttırmıştır.
Kıbrıs’ta taraflar arası yakınlaşmayı, dostluğu sağlamak amacıyla Rum Stelios Vakfı tarafından finanse edilen Barış ve Spor Örgütü; Magosa Türk Gücü ve Nea Salamina futbol takımları arasında yapılacak bir dostluk maçı düzenledi.
Tarih sayfalarına ‘’Çanakkale Geçilmez’’ değimini yazdıran atalarımızın kazanmış olduğu o muhteşem zaferin ardından tam 104 yıl geçti.
Yıllardır yaşanan PKK terörünü, DEAŞ belasını, FETÖ alçaklarının darbe teşebbüsünü, Suriye’de yaşanan olayları, Suriye olaylarında terör örgütlerine verdiği destek nedeniyle ABD’yle yaşanan sıkıntıları, ülkemize sığınan milyonlarca Suriye göçmenin sorunlarını milletçe başarıyla savuşturmuş, böylesine büyük badireler sonrasında ülkemiz hiçbir şekilde beka sorunu yaşamamışken; yerel seçimlere çeyrek kala seçim meydanlarına çıkan Cumhur ittifakının temsilcileri, söylemlerinde bu seçimleri kazanamazlarsa, ülkenin bekası sorun olacak diyorlar?
‘’Kıyıda köşede gülüşün kaybolmuş/Ne olur terk etme/Yalnızlık çok acı/Bu renksiz dünyayı sevmiştik birlikte/Sen... Kadınım, kadınım, kadınım…’’ (Tanju Okan)
2004 yılı sonrasında Kıbrıs adasının kuzeyinde: Rumların kayıtsız şartsız hâkimiyetini isteyen işbirlikçilerin varlığı ile AB’den alınan milyonlarca doları, Euroları cebe indirerek halka ‘’Birleşik Kıbrıs’ın’’ sözde nimetlerini anlatan kimi kalemşorlarla, TV’lerdeki planlı programlarla, iktidardaki partinin tüm olanakları kullanılarak yürütülen ‘’ Kıbrıslılık’’ politikalarıyla, Rum’la iç içe yaşanması için oluşturulan türlü senaryolarla, inanılmaz bir psikolojik savaş yaşanmıştı!
Kıbrıs’ta sergilenen çözüm adlı oyun bir türlü bitmek bilmiyor! Tam 51 yıl kaldı geride…
22-23 Şubat tarihlerinde ADD Samsun Şubesinin davetlisi olarak Samsun’daydım. 5’nci Karadeniz Tüyap Kitap Fuarında benim için düzenledikleri imza günlerine katıldım.
Yaşamımızın pek çok döneminde kuyruklarla karşılaşmış, kimi zaman önünde kimi zaman ardında yer almış, bazen de orta yerinde kala kalmışızdır!
‘’Bandırma vapurunun yaşlı kaptanı; - Ne aksi, bu denizi pek tanımam, pusulamız da biraz bozuk, der. Mustafa Kemal Paşa’dan aldığı yanıt da o kadar çarpıcı olur!